50 ile 100 kişi arasında çok fark var. | Open Subtitles | هناك إختلاف كبير بين 50 و 100 رجل |
"Amaçsız" ile "küçük düşürücü" arasında çok fark var. | Open Subtitles | هناك إختلاف كبير بين "بلا معنى" و "إذلال ". |
Seninle benim aramda büyük fark var ve ben görünenden olandan bahsetmiyorum. | Open Subtitles | هناك إختلاف كبير بينك وبيني وانا لا أتكلم عن الأمور الواضحة |
Güreş değil baba. Vücut geliştirme. Aralarında büyük fark var. | Open Subtitles | لا يتصارعون يا أبّى، كمال أجسام هناك إختلاف كبير |
Kendini savunmakla, ölüleri canlandırmak arasında büyük fark vardır. | Open Subtitles | هناك إختلاف كبير بين النظرات السيئة وترفع الموتى. |
Çünkü kendine güvenle kendini kandırma arasında büyük fark vardır. | Open Subtitles | لأنه هناك إختلاف كبير بين الثقة بالنفس والوهم. |
Ormanda hoşça vakit geçirmekle evlenmek arasında büyük bir fark vardır. | Open Subtitles | هناك إختلاف كبير بين الشخص الصالح للزواجِ والعلاقة المؤقّتة في الأدغال |
Numara yapmakla yalan söylemek arasında büyük bir fark vardır. | Open Subtitles | تعرفين، هناك إختلاف كبير بين الكذب والأفتراء |
Bakış açının değişmesiyle hayatının değişmesi arasında büyük fark var Sean. | Open Subtitles | حَسناً، هناك إختلاف كبير بين تَغيير وجهةِ نظركَ... ويُغيّرُ حياتَكَ، شون. |
Aslında geçmişte petrolden bahsedişimizle şu an petrolden bahsedişimiz arasında büyük fark var. | TED | حسناَ , هناك إختلاف كبير في الطريقة التي إعتدنا ان نتحدث بها عن البترول والطريقة التي نتحدث بها عنه الآن . |