Anne, sana Paco hakkında söylemem gereken çok şey var. | Open Subtitles | أمي. هناك اشياء كثيرة أود أن أحكيها لك عن باكو |
Evet, bunun için minnettarım, ama hala bilinmeyen çok şey var. | Open Subtitles | أجل اقدر هذا ولكن مازال هناك اشياء كثيرة لا نعلمها |
Benimle ilgili bilmediğin daha çok şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة لا تعرفيها عني |
Dünyada, Mars'ta sahip olamayacağımız sevdiğim birçok şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة أحبها في الأرض والتي لن تكون موجودة على سطح المريخ. |
Yaptığımdan pişmanlık duyduğum birçok şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة فعلتها وأندم عليها. |
Benim hakkımda bilmediğin birçok şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة لا تعرفيها عني |
Riske attığın çok fazla şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة على المحك |
Sana söylemediğim o kadar çok şey var ki Şerif. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة أخفيها عنك شريف |
Bilmediğin çok şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة لا تعرفها |
Yapacak öyle çok şey var ki: | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة لفعلها |
Hatırladığım pek çok şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة اتذكرها |
Eklenmeyen çok fazla şey var. | Open Subtitles | هناك اشياء كثيرة لم يعلن عنها |