"هناك بقايا" - Translation from Arabic to Turkish

    • kalıntıları
        
    • kalıntısı var
        
    Yerel polis banliyölerdeki bir alışveriş merkezinin arkasındaki arazide insan kalıntıları olduğunu söyleyen isimsiz bir arama almış. Open Subtitles تلقت الشرطة المحلية اتصالاً مجهولاً يقول بأن هناك بقايا بشرية في حقل خلف مركز للتسوق خارج المدينة في الضواحي
    Kemikleri temizlettireceğim ancak halen et kalıntıları var. Open Subtitles سأقوم بتنظيف العظام و لكن مازال هناك بقايا لحم بشري
    Her yerde mermiler, helikopter kalıntıları ve kan var ama cesede rastlanmamış, değil mi? Open Subtitles القذائف في كل مكان و هناك بقايا لمروحيه و الدماء و مع هذا ليس هناك جثث
    Kemikte, kurbanın yakın menzilden vurulduğunu gösteren, barut kalıntısı var. Open Subtitles هناك بقايا مسحوق على العظم تشير إلى أن الضحية قد أُطلق النار عليها من مسافةٍ قريبة
    - Fazla bir şey görmedim ama görünüşe bakılırsa yalnızca tavan penceresinin kalıntısı var, bir de adamın ekranının kalıntısı. Open Subtitles هذه ليست الإ نظرة أولية بالتأكيد ولكن يبدو أن هناك بقايا من الكوة و الجريدة فقط
    Üzerinde barut kalıntısı var. Open Subtitles هناك بقايا بارود عليه
    Tahmin edemeyeceğimiz hafıza kalıntıları oluyor. Karışıklıkları halletmeye çalışıyoruz. Open Subtitles هناك بقايا غير قابلة للتنبؤ لا نزال نعمل على الشواذ
    Sağ kulağının üstünde subdural kan toplanma kalıntıları var. Open Subtitles هناك بقايا تكتلات دم جوفية تحت الأذن اليمنى
    Cinayet mahallinde bulduğumuz patlama kalıntıları ile eşleşecektir. Open Subtitles سيكون هناك بقايا متفجرة التي ستطابق ما وجدناه في مسرح الجريمة
    Lanetli evde gerçek insan kalıntıları var. Open Subtitles هناك بقايا بشر حقيقيون بداخل المنزل المسكون
    Orada tepenin üstünde eski bir evin kalıntıları var. Open Subtitles كا هناك بقايا لبيت قديم اعلى التلة
    Ve heryere saçılmış insan kalıntıları olabilirdi. Open Subtitles كان هناك بقايا آداميه هناك كلها مختلطه
    Arka bahçenizde iki cesedin kalıntıları bulundu. Open Subtitles هناك بقايا من جثتين في ساحتك الخلفية
    Silah Graff'ın. Eldivende barut kalıntısı var. Open Subtitles لقد كان سلاح (غراف) و كان هناك بقايا بارود في قفازه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more