Modern fizikte, zamanın gerçekten var olmadığını saptamak için büyük bir hareket var, çünkü verilerle çok uygun değil. | TED | هناك حركة كبيرة في الفيزياء الحديثة للحسم أن الوقت ليس له وجود حقاً, لأنه غير مناسب لأن يكون له بنية, |
Parazit filan olmalı. Her tarafta bir hareket var. | Open Subtitles | لابد من تشويش أو ماشابه هناك حركة فى كل أرجاء المكان |
Kalbinde hareket var. Pekala, şok verelim. | Open Subtitles | هناك حركة في قلبه حسناً , لنصعقه |
Cevap ver bir-sıfır-bir. hareketlilik var. 20 metre sağında. | Open Subtitles | هناك حركة الهدف علي بعد عشرين مترا يمينك |
Bu dört eğilimin, yani uyanıklık, umut, kuvvet ve karşılıklı bağlılığın kesişiminde bir yerlerde, dinin dünyadaki iyilik için bir güç olması gerektiği ve olabileceğini söyleyen bir ters eğilime işaret eden, gelişmekte olan bir çoklu inanç adaleti hareketi var bu ülkede. | TED | والأن عندما تتقاطع هذه الاتجاهات الأربعة، اليقظة والأمل والعظمة والترابط، هناك حركة مزدهرة متعددة الأديان تسعى لتحقيق العدالة في هذا البلد تستند على المطالب في الاتجاه المعاكس، تقول أنه يمكن للدين يمكن أن يكون قوة للخير في العالم وعليه أن يكون كذلك. |
Hiç hamlen kalmadı. | Open Subtitles | ليس هناك حركة مضادّة |
Burada bir hareketlilik var. | Open Subtitles | هناك حركة حول المبنى |
- Baska isiklar da yaniyor. Çok fazla hareket var. | Open Subtitles | إشارات الإنذار تضيء ، هناك حركة كثيرة |
(Borazan sesi) Bugünlerde bir hareket var, zihinsel hastalıkları iyi gösterme hareketi -- en azından hipomanik kısmını. | TED | (صوت بوق) هناك حركة تشتغل حاليا لإعادة صياغة المرض العقلي كأمر إيجابي -- على الأقل الجزء حول حافة الهوس الخفيف منه. |
Dur bir saniye, bir hareket var. | Open Subtitles | انتظر .. هناك حركة |
Araç sahasında bir hareket var. | Open Subtitles | هناك حركة في الميناء الجوي |
Majestelerinin tahmin ettiği gibi sadece bir tek can alıcı hareket var | Open Subtitles | هناك حركة واحدة حاسمة ماهى ؟ |
İçeride hareket var. | Open Subtitles | هناك حركة بالداخل |
Çatıda hareket var. | Open Subtitles | هناك حركة على السقف |
Yolda bir hareket var. | Open Subtitles | هناك حركة على الطريق |
Benim tarafımda ikinci kattaki toplantı odasında hareketlilik var. | Open Subtitles | ...حسناً، هناك حركة في الطابق الثاني في غرفة الإجتماعات |
- İleride hareketlilik var. | Open Subtitles | هناك حركة أمامنا. إبقى منخفضا. |
Kaptan! Kıyıda hareketlilik var! | Open Subtitles | أيها القائد، هناك حركة على الشاطئ |
Bu bana gösterdi ki, sosyal sorumluluk sahibi tasarımcılardan oluşan ve dünyanın oldukça küçüldüğüne inanan bir halk hareketi var, birşeyleri değiştirmeye katkı sağlayabilme imkanımızın -- sorumluluğumuzun değil, imkanımızın -- olduğuna inanan. | TED | فما أراه أنه كان هناك حركة تحتية على نطاق واسع من المصممين المسؤولين إجتماعيا الذين يؤمنون فعلا بأن العالم أصبح أصغر بكثير، وأن لدينا فرصة -- وهي أكثر من مجرد عبء ولكن الفرصة -- للقيام بتغير حقيقي فعلا. |
Hiç hamlen kalmadı. | Open Subtitles | ليس هناك حركة مضادّة |
Yüzeyde bir hareketlilik var. | Open Subtitles | هناك حركة على السطح |
Anayolda trafik var. Birileri sizi alır. | Open Subtitles | هناك حركة سير كافية سيُقلّكما أحدٌ ما |
Bir hareketlenme var. Bu bir cevap olabilir Echo One. | Open Subtitles | هناك حركة قد تكون استجابة اكو1 |
Ancak aynı zamanda açıktan kapalıya muazzam bir hareket de olacak. | TED | و لكن أيضا سيصبح هناك حركة هائلة من المفتوح إلى المغلق |