Arka koltukta yaşlı bir çift var. İngilizce bilmiyorlar. | Open Subtitles | هناك زوجين عجوزين جالسين فى الخلف لا يتكلمون الإنجليزيه |
Bu mahallede çok basit bir yanlış anlama yüzünden boşanmak üzere olan bir çift var. | Open Subtitles | هناك زوجين في الحي سيطلقون بسبب سوء فهم بسيط |
Bir de arka tarafta yiyişen İsrailli çift var. | Open Subtitles | هناك زوجين اسرائيلين يتضاجعوا في الخلف |
Sanırım Arras'ta bunlardan birini evlat edinmek için bekleyen bir çift vardı. | Open Subtitles | أعتقد بأن هناك زوجين في أراس سيتبنين أحدهما. |
Evlilik izni almaya gittik, başka bir çift vardı ... | Open Subtitles | ذهبنا لاستخراج عقد الزواج و كان هناك زوجين آخرين |
Bak, tanışmanı istediğim birkaç çift var. | Open Subtitles | هناك زوجين أريدك أن تقابليهم |
San Francisco'da harika bir çift var... | Open Subtitles | " هناك زوجين رائعين في " سان فرانسسكو |
Sizden önce başvuran bir çift var sanırım. | Open Subtitles | أعتقد هناك زوجين قبلكما |
Onu evlat edinmek isteyen bir çift, ona sevgiyle bağlandı. | Open Subtitles | هناك زوجين كانا يريدان أن يتبنيا طفلا و يربيانه , تعلقا به |
İçeride bir çift vardı. | Open Subtitles | كان هناك زوجين بالداخل |
Yaşlı bir çift vardı. | Open Subtitles | كان هناك زوجين قديمين. |