Ama bana hikayeni anlattığında benim için bir çıkış yolu olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | ولكن عندما أخبرتني قصتك. أدركت أن هناك مخرج من أجلي |
Buralarda bir çıkış yolu olduğundan emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متاكد أن هناك مخرج من هنا؟ |
- Bundan bir çıkış yolu olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون هناك مخرج من هنا |
Hadi ama öyle söyleme. Bundan kurtulmanın bir yolu var. | Open Subtitles | هيا , لا تقل ذلك هناك مخرج من هذا |
İstismardan kurtulmanın bir yolu var. | Open Subtitles | هناك مخرج من الاساءه |
Buradan bir çıkış yolu var. Olmak zorunda. Haydi, lütfen. | Open Subtitles | هناك مخرج من هنا، لابد من هذا بربك، رجاءً يا (جو)، لقد تذكرت من قبل |
Bu mekandan başka bir çıkış yolu var mı? | Open Subtitles | هل هناك مخرج من هذا المكان؟ |
Buradan bir çıkış yolu var. | Open Subtitles | هناك مخرج من هنا |