"هنا طوال الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

• hep burada
• Buraya sürekli
• buraya hep
• bunca zamandır burada
• sürekli burada
• sürekli buraya
• Onca zamandır burada
• her zaman burada
• her zaman buraya
• hep buradaydım
• Burada sürekli
• Bütün gün burada
• Burada her zaman
• Bütün gece burada
• Başından beri burada

Krandall'dan ayrıldığından beri hep burada.
إنها تبقى هنا طوال الوقت منذ أن انفصلت عن كراندل

hep burada! Ben sadece ikimiz olalım istiyorum.
انه هنا طوال الوقت ، اريد فقط ان اكون معك

İnsanlar Buraya sürekli gidip geliyor. Kimsenin kayıt tuttuğunu sanmam. İçeri gelin.
لا بد أنَّ الناس يأتون ويذهبون إلى هنا طوال الوقت, ليس وكأن شخصً ما يقوم بتسجيل أسمائهم

Babam gölde öldürülene kadar buraya hep gelirdik.
كنا هنا طوال الوقت حتى قتل أبي في البحيرة

Çoban çantası. Bu kadar şeyin bunca zamandır burada olduğuna inanamıyorum.
لازلت لا أصدق أن كل هذا كان هنا طوال الوقت.

Şey, ilgilenirsen eğer, sürekli burada toplanırız.
حسناً, لدينا اجتماع هنا طوال الوقت إن كنت مهتم

İlkinde sıkıştırmış olmalıydı... Tamam, onun sürekli buraya geldiğini biliyor musun?
حسنا ، هل تعلمين انه يأتي هنا طوال الوقت ؟

Onca zamandır burada tıkılıp kalmış olmanıza inanamıyorum.
لا أصدق أنك تتحصن هنا طوال الوقت.

Sen hep burada mıydın?
سأقوم بذلك! هل كنت جالساً هنا طوال الوقت!

Bir gün, her şey umduğum gibi giderse ben hep burada olacağım.
هل تعلم انه في يوم ما ، إذا حدث كل شيئ كما أتمنى... سوف اكون هنا طوال الوقت

- Yani hep burada mı oturuyorsun?
اذا هل يجب عليك الجلوس هنا طوال الوقت ؟

Vay canına. Buraya sürekli bir sürü tuhaf insan geliyor, tahmin edebileceğiniz gibi.
يمكنكم تصور أن الكثيرين من الغرباء يأتون إلى هنا طوال الوقت

buraya hep geliriz. Sorun olmaz ki.
نأتي الى هنا طوال الوقت انها ليست مشكلة كبيرة

- Ava, bunca zamandır burada mıydın?
أقصد ، كيف - هل كنتِ هنا طوال الوقت يا (آيفا)؟

Şarkının ne olduğunu bilmek istiyorsan sen de neden sürekli burada olduğumu öğrenirsin.
لو وددتِ معرفة ماهيّة الأغنيّة، فعليكِ تبيُّن سبب وجودي هنا طوال الوقت.

Anne, belki sürekli buraya uğramamalısın.
أمي، وربما كنت لا ينبغي أن تذهب هنا طوال الوقت.

- Onca zamandır burada mıydın?
هل كنت هنا طوال الوقت ؟

Ve yalnız olmayacaksın, Zack. Birimiz, her zaman burada olcağız.
ولن تكون وحيداً فأحدنا سيكون هنا طوال الوقت

her zaman buraya gelebilirsin. Her zaman çalıyoruz burada.
على كل أنت مرحب بك هنا في أي وقت هل تعرف نحن نعزف هنا طوال الوقت

Ben hep buradaydım, kulağına fısıldıyordum.
لقد كنت هنا طوال الوقت أوسوس لك

Burada sürekli kan vermeden ameliyat yapıyoruz.
نحن نقوم بعمل العمليات من دون الدماء هنا طوال الوقت

Bütün gün burada oturup, bununla uğraşıyor olman hiç de mantıklı değil!
لن يكون منطقياً أذا انت تجلس هنا طوال الوقت تقوم بهذا

Burada her zaman konferanslarımız oluyor...
إنه موضع ممتاز، لدينا مؤتمرات هنا طوال الوقت

Pekala senin neyin var, Bütün gece burada oturdun ve birinin sana asıldığını nasıl anlamadın?
حسناً، إذاً ماخطبك وأنت تجلس هنا طوال الوقت ولم تلاحظ أبد أن هذا الرجل ينجذب إليك

En Başından beri burada mı saklanıyordun?
هل كنت مختبئاً هنا طوال الوقت ؟