"هنا قبل" - Translation from Arabic to Turkish

• önce burada
• önce buraya
• önce buradan
• önce buradaydı
• önce buradaydım
• önce burda
• kadar burada
• burdan
• hemen
• önce ben
• onu buradan
• önce burayı
• buraya gelmiş
• kadar buradan
• gelmeden buradan

Ancak bunu yapmak için, güneş doğmadan önce burada olmanız gerekiyor.
،لكن لتفعل ذلك يجب ان تكون هنا قبل أن تُشرِق الشمس

çünkü hepimizin 200,000 yıl önce burada yaşayan biriyle akrabalığı var.
لأننا جميعا ذوي صلة بشخص ما عاش هنا قبل 200،000 سنة.

Bir kaç yıl önce buraya geldiğinden beri bana fazla şey söylemedi.
ما كان ليخبرني بأيّ شيء عندما أتى إلى هنا قبل بضع سنوات

Bir kaç hafta önce buraya geldik çünkü bir karara varamıyorduk.
أتينا إلى هنا قبل أسبوعان لأننا لم نستطع أن نتخذ قراراً

Pişman olacağım bir şey ağzımdan çıkmadan önce buradan gitmem gerek.
علي الخروج من هنا قبل ان اقول شيء سوف اندم عليه

Toz, Göğün Cadıları'ndan, suyun Çinganları'ndan, Buz Ayıları'ndan önce buradaydı.
الطيف كان هنا قبل ساحرات الهواء، وغجر الماء، والدبـبـة القطبية.

Eğer iki gün önce burada olsaydın bu orkideyi göremezdin ve belki de bu bitkinin hiç çiçek açmadığını düşünürdün.
إن كُنت موجوداً هنا قبل يومين ما كُنتَ لِترى هذه الأوركيد و قد تَظُن أن هذه النبتة لا تُزهر أبداً.

Salı günü, mesai bitiminden önce burada ol o evrakları imzala ve buraya elveda dile yahut, siktiğimin sonuçlarına katlan.
إذن، كُن هنا قبل إنتهاء الأعمال يوم الثلاثاء و وقّع على تلك العقود.. و قُم بتوديع هذه البلدة وداعاً حاراً

Chris Anderson: Edward Snowden ile birkaç gün önce burada birlikteydik ve bugün cevap günü.
كريس اندرسون: كان لدينا ادوارد سنودين هنا قبل عده ايام, والان هو وقت الرد.

Ölmeden önce burada bir TV programı çekecekti.
لقد كان سيقوم بعرضاً خاصاً للتلفاز من هنا قبل أن يموت.

Benimle dört saat önce burada buluşmalıydın.
كان المفروض أن تقابلني هنا قبل أربع ساعات

600 yıl kadar önce burada yaşayan bir Kızılderili kabilesi vardı.
كان هناك قبيلة الهنود التي عاش هنا قبل أكثر من 600 سنة.

10 yıl önce buraya nasıl bir korku hakimdi, hatırlıyor musun?
اتتذكر كيف كان الوضع هنا قبل 10 سنوات في الشارع؟ الخوف؟

İki gün önce buraya geldi ve konuşmak istediğini söyledi. Hangi yüzle geldin?
وقال انه جاء الى هنا قبل يومين و قال انه في حاجة للحديث.

Birkaç dakika önce buraya sarışın bu boylarda bir bayan girdi.
الفتاة التي دخلَتْ إلى هنا قبل دقيقتَين، بهذا الطول تقريباً، شقراء.

Ike Clanton üç gün önce buradan geçerek doğuya gitti.
مر إيك كلانتون من هنا قبل ثلاثة أيام متجهاً نحو الشرق

Diğerleri buraya gelmeden önce buradan gitsek iyi olur. - Nasıl?
من الأفضل الخروج من هنا قبل وصول الآخرين إلى هنا

Kafanı gözünü dağıtmadan önce buradan siktir ol git.
اخرجي بحق الجحيم من هنا قبل أن اركل رأسكِ

İlçe kayıtlarına göre bu çardak Luthorlar'dan önce buradaydı.
بحسب سجلات المقاطعة الخيمة موجودة هنا قبل آل لوثر

Stüdyolar dahi inşa edilmeden önce buradaydım ben.
لقد كنت هنا قبل أن تصوّر الأفلام في الإستديوهات

Bir teoriye göre, hayat, Dünya'ya gelmeden önce burda başladı.
هناك نظرية تقول بأن الحياة كانت قد بدأت هنا قبل وقت طويل من إنتقالها للأرض

Saat 9.00'a kadar burada olamayacağını sanıyordum. Evet, acele ettik.
كنا نعتقد جميعاً أنك لن تصل إلى هنا قبل الساعة 0900

Hadi, toplanalım ve hava kararmadan burdan gidelim.
هيا. لنحزم متاعنا و نغادر من هنا قبل أن تُظلم

hepimiz öyleyiz... hemen aşağı gel, yoksa kurtlar beynimi yiyecek.
كلنا مشغولون .. اليس كذلك؟ انزل هنا قبل ان اجن

Şey, her şeyi boşaltmadan önce ben elden geçirmeliydim.
حسناَ كان علي التنقيب هنا قبل أن يفرغوا كل شيء

Baxter, onun marketten alınma burnunu kırmadan önce onu buradan götürmek isteyebilirsin.
باكستر، ربما عليك ان تخرجي من هنا قبل ان احطم أنفك الاصطناعية

Sakin olun millet. Bina çökmeden önce burayı boşaltalım.
أهدأوا جميعاً, لنخرج من هنا قبل أن ينهار المبنى

Kuzeniyle birlikte 30 dakika önce buraya gelmiş... ve bir daha görülmemiş mi?
اذن هي و ابن عمها اتوا الى هنا قبل حوالي 30 دقيقة و تلك كانت اخر مرة شوهدت كايتي فيها؟

Haydi, aramalısın. Yapana kadar buradan gitmeyeceğim.
هيّا افعلي ذلك، ولن أرحل من هنا قبل أن تقومي بذلك

Teçhizatımızı alıp Alman askeri devriyesi gelmeden buradan gideceğiz.
نحضر معداتنا ونرحل من هنا قبل أن تأتى دورية المانية