"هنا لوحدك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Burada tek başına
        
    • burada yalnız başına
        
    • Burada tek başınıza
        
    • başına burada
        
    • yalnız geldiniz
        
    • kendi başına
        
    • burada bir başına
        
    Mercy Lewisle olmaktansa... burada, tek başına saçma sapan oyuncaklarınla oynuyorsun. Open Subtitles ليس مع ميرسي لويس لكن هنا , لوحدك , للهو بالعابك
    O zaman sesini kısar mısın, Burada tek başına değilsin. Open Subtitles اذا ابقى الصوت منخفض أنت لا تعيش هنا لوحدك
    İnsan Burada tek başına korkudan çıldırırdı. Open Subtitles ستكون خائف, ونصف مجنون بالأسفل هنا لوحدك
    Aslında, şansımı bayağı seviyorum çünkü seni burada yalnız başına buldum. Open Subtitles في الحقيقة , أشعر أنني محظوظ جداً للعثور عليك هنا لوحدك
    Burada tek başınıza yaşamak zor olmalı. Open Subtitles لابد أنه صعب أن تكون هنا لوحدك
    Amanda. Burada tek başına dolaşmamalısın. Open Subtitles انا اماندا , حقاً ليس عليك ان تكون هنا لوحدك
    Yapmam gereken bir iş var, ve seni Burada tek başına bırakmıyorum. Open Subtitles أحتاج لقضاء بعض الامور ولن أترككِ هنا لوحدك
    Burada tek başına fazla uzun kaldığına inanamıyorum. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ إعتِقاد بأنّك بَقاء حتى النهاية هنا لوحدك.
    Seni Burada tek başına bırakmaktan nefret ediyorum. Open Subtitles انت تعلم انني اكره ان اتركك هنا لوحدك
    - Burada tek başına yaşamamalısın. Open Subtitles أنت يجب أن لا تكوني هنا لوحدك ، ساره
    Burada tek başına ölmene gerçekten izin vereceğimi mi sandın, Clark? Open Subtitles هل كنت تعتقد حقا أني سأتركك تموت هنا لوحدك يا (كلارك)؟
    Galiba bir parçası, seni Burada tek başına bırakmak istemiyor. Open Subtitles كما تعرف، أظن بأن جزءا ... منها يرغب بأن تفهمي بأنها لا تريد تركك هنا لوحدك على الجزيرة
    Burada tek başına oturuyorsun. Kahve içip, Open Subtitles مجرد مشاهدتك هنا لوحدك تشربين قهوتك
    Burada tek başına ne yapıyorsun? Open Subtitles ماذا تفعل هنا لوحدك في الأعلى؟
    Yine de seni Burada tek başına bırakamam. Open Subtitles ما زلت لا أستطيع تركك هنا لوحدك.
    Ama sonra seni burada yalnız başına... ..moral desteğin olmadan bırakmak istemedim. Open Subtitles ولكنني لم أتحمل تركك هنا لوحدك بدون دعم معنوي لذا أنظري ماذا أحضرت
    Ama burada yalnız başına dolaşmak delilik. Open Subtitles لكنّك مجنونه , بمشيك هنا لوحدك.
    Burada tek başınıza olmak sıkıntı olmaz değil mi? Open Subtitles هل ستكون بخير هنا لوحدك ؟
    Sadece yalnız başına burada oturup devam edemeyecek kadar korkuncaya dek burada olacaksın. Open Subtitles فقط ابق هنا لوحدك. إنظر لمتى تستطيع أن تبقى مرعوباً.
    Demek yalnız geldiniz. Open Subtitles ... إذاً انت هنا لوحدك
    Harvey, anlamak zorundasın sana buradan kendi başına gitme izni vermeye yetkim yok. Open Subtitles هارفي، يجب عليك أن تفهم ليس لدي الحق لتركك ترحل من هنا لوحدك
    Hey, burada bir başına oturmanın güzel yanı ne? Open Subtitles هي, مالفكرة الكبيرة من الجلوس هنا لوحدك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more