"هنا معكِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • seninle burada
        
    • Burada seninle
        
    • seninleyim
        
    • yanındayım
        
    • yanınızdayım
        
    • burda seninle
        
    • seninle birlikte
        
    Onun içinde olmayı yeğlerim seninle burada olmaktansa. Open Subtitles لكني افضل ان اكون فيه عن ان اكون هنا معكِ
    Yüzümü tanıyan ve seninle burada yaşadığımı bilen insanlar var. Open Subtitles هنالك إناس يعرفون وجهى جيداً من يعرفون أننى أعيش هنا معكِ
    Ben nasıl seninle burada olmak istiyorsam Karanlık Yolcum da başka bir yerde olmayı çok istiyor. Open Subtitles بقدر ما أريد أن أكون هنا معكِ, جانبي المظلم يريد بشّدة أن يكون في مكان آخر.
    Öyle olmak istemiyorum. Burada seninle birlikte olmak istiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أكون كذلك أريد أن أكون هنا معكِ
    İyi olduğunu bilmeni istiyor çünkü Burada seninle birlikte. Open Subtitles تُريدكِ أن تعرفي أنّه لا بأس، لأنّها هنا معكِ.
    seninle burada beraber olmak isteyeceğimi bile biliyor. Open Subtitles حتى إنها تعرف الان بأنني هنا معكِ.
    - Hayır, hayır. Gerçekten seninle burada olmak istiyorum. Open Subtitles لا، أود حقًا التواجد هنا معكِ
    - seninle burada mı oturuyor? Open Subtitles هل يقيم هنا معكِ ؟
    Ben seninle burada davaları sonuca ulaştırmaya çalışırken Vincent Barnes olayını araştırabilir. Open Subtitles بإمكان(فنسنت) العمل على قضية بارنيز بينما أنا هنا معكِ نحاول حل قضايا شرطة نيويورك
    - Hayır, hayır. Gerçekten seninle burada olmak istiyorum. Open Subtitles لا، أود حقًا التواجد هنا معكِ
    seninle burada oturacağım. Open Subtitles سأبقى هنا معكِ
    seninle burada beklemeyi Open Subtitles ينتظر هنا معكِ
    seninle burada olmak. Open Subtitles كوني هنا معكِ
    Mesele ne yaptığım değil. Mesele Burada seninle olmam. Open Subtitles المغزى ليس ما كنت أفعله، بل وجودي هنا معكِ.
    Göz hapsi memurun Burada seninle yaşadığını söyledi. Open Subtitles أخبرنا ضابط إطلاق سراحكِ المشروط أنّه عاش هنا معكِ.
    Burada, seninle olduğumu bilmiyor ve bunu ona söyleyebilir miyim, bilmiyorum. Open Subtitles إنه لا يعلم أنني هنا معكِ, و... لا أعلم إذا كان هذا شيئاً يمكنني قوله له.
    Burada seninle birlikte kalacağım. Bir kaç battaniye getireceğim, tamam mı? Open Subtitles سأبقى هنا معكِ وسأحضر بعض الأغطية
    Bunun doğru olmadığını biliyorsunuz, onu Burada seninle birlikte tutmak. Open Subtitles تعرفين بأن هذا غير صحيح إبقاؤه هنا معكِ
    Onun evinde, onun eşyalarının arasında seninleyim. Open Subtitles وها أنا هنا معكِ, في بيتها، وبين أغراضها.
    Ben yanındayım. Endişelenecek bir şeyin yok. Open Subtitles أنا هنا معكِ وما عليكِ القلق من شيء
    Tamam. Şimdi yanınızdayım, değil mi? Open Subtitles أنا هنا معكِ الآن، أليس كذلك ؟
    İstediği tek şey burda seninle olmak. Open Subtitles كل ما يريده هو أن يكون هنا معكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more