"هو اخبرني" - Translation from Arabic to Turkish

    • söylemişti
        
    • anlattı
        
    • söyledi
        
    Anahtarı nerede sakladığını bana söylemişti, değil mi? Open Subtitles هو اخبرني أين اخفى المفتاح الإحتياطي، اليس كذلك؟
    12 yaşındayken annesinin öldüğünü söylemişti ve tek bildiğim bu. Open Subtitles هو اخبرني انها توفيت عندما كان عمره 12 عاماً وذلك حقاً كل ما اعرفه
    Bana prezervatif takması gerekiyorsa bunu yapmayacağını söylemişti. Open Subtitles هو اخبرني انهُ لن يفعلها ، إذا توجب عليهِ إرتداء واقي
    Bir hayat anlattı .isyancı ölüm, anlamını kaybeder. Open Subtitles هو اخبرني انه قال " الحياة التي كلها عن الموت هي ليست حياة ابداً"
    Evet, bana anlattı. Open Subtitles نعم , هو اخبرني
    Ben de alması için eve döndüm... ..ve sonra bana aslında yazmadığını söyledi. Open Subtitles لذلك عدنا لكي نأخذه ومن ثم هو اخبرني انه لم يقم تماما بكتابته
    Bakın, bana kendisini lobide beklememi söyledi. Open Subtitles هو اخبرني بأن أنزل الى هنا لأنتظره في هذه الردهة
    Onunla son kez konuştuğumda bana, sizinle tanıştığı andan itibaren sizinle evlenmek istediğini bildiğini söylemişti. Open Subtitles هل تعلمي,في اخر وقت انا تكلمت معه هو اخبرني, من لحظة اللقاء بكِ هو علم بأن انه اراد الزواج منكِ
    Yan, yapmamaı söylemişti ama, aslında yapmamı istiyordu. Open Subtitles أعني, هو اخبرني أن لا افعل لكنه ارادني
    - Onu bana da söylemişti aslında. - Kusura bakma. Open Subtitles هو اخبرني ذلك نعم هو اخبرني ذلك ايضا ، في الحقيقة -
    Beni test etmek için insanlar göndereceğini de söylemişti. Open Subtitles هو اخبرني بانه سيرسل اشخاص لاختباري
    Doğru, bana da söylemişti. Open Subtitles هذا صحيح هو اخبرني
    Yani geçen sene hayatım Harvey'nin ellerindeydi ve eğer kaybederse diye endişe duymamın onun kaybetmesine daha çok sebep olacağını söylemişti. Open Subtitles ولكن الامر فحسب العام الماضي, حياتي كانت بين يدي (هارفي) و هو اخبرني ان قلقي بشأن ما قد يحدث لو خسر, سيجعله اكثر عرضة للخسارة
    Baban Donald bana anlattı biraz da Peter anlattı. Open Subtitles والدك (دونالد) هو اخبرني و (بيتر) اخبرني .. قليلاً و
    Sonra bir gün bana anlattı. Open Subtitles ثم في يومٍ ما, هو اخبرني
    - Biliyorum, bana anlattı. Open Subtitles -اعرف ، هو اخبرني
    Şehire hep gelirmiş. Kendisi söyledi. Open Subtitles لقد اعتاد ان ياتي الي المدينه طوال الوقت هو اخبرني ذلك بنفسه
    Hayır, değiliz. Bana, bu insanların onun geçmişinden olduğunu ve onlarla ilgilenmesi gerektiğini söyledi. Open Subtitles هو اخبرني ان هؤلاء الاشخاص من ماضيه وهو سوف يهتم بهم
    Ben de bir tamirciye götürdüm kamyonetteki bilgisayarın şüpheli bir araç kimlik numarası verdiğini söyledi. Open Subtitles فأخذتها الى الميكانيكي هو اخبرني ان لوحه التحكم في المركبة أظهرت رقم محدد
    Bana gerçekten iyi bir yatırım olacağını söyledi. Open Subtitles هو اخبرني ان هذا سيكون استثماراًجيداًجداً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more