Bu bir başsavcıdan bekleyeceğim türde bir davranış değildi. | Open Subtitles | ليسَ هذا هو السلوك الذي أتوقعهُ من مُحامٍ عام |
Bunun anormal bir davranış olduğuna ve cezanın uygun olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد حقا أن هذا هو السلوك الشاذ وأعتقد حقا، أن هذا هو العقاب المناسب |
Gerçi onun durumundaki bir çocuk için bu gayet normal bir davranış. | Open Subtitles | على الرغم , من أن هذا هو السلوك العادي تماما لطفل في ظروفها |
Anne-babası boşanan çocuklar için normal bir davranışmış. | Open Subtitles | هذا هو السلوك المتوقع من طفل تطلق والداه |
Anne-babası boşanan çocuklar için normal bir davranışmış. | Open Subtitles | هذا هو السلوك المتوقع من طفل تطلق والداه |
Patrick, bu değiştirmeye çalıştığımız türden bir davranış. | Open Subtitles | (باتريك), هذا هو السلوك الذي نحاول أن نُغيره. |