Her şeyim senindir, biliyorsun. | Open Subtitles | حسنا ، كل ما هو لي هو لك أيضاً انت تعرف ذلك |
Bahçıvanım değil bu. senin için herhalde. | Open Subtitles | حسناً ، هو ليس البستاني الخاص بي هو لك بالتأكيد |
Senin seçilmiş olduğunu düşünen tek kişi yine sensin. | Open Subtitles | هو الوحيد الذي يعتقد أن كنت المختار هو لك. |
Bana sattığınız ayakkabılar, tarak Sizin için ne kadar işe yaramaz bir şeyse. Benim için o kadar işe yaramaz. | Open Subtitles | هذه الأحذية التي تباع لي هي كما عديم الفائدة بالنسبة لي كما مشط هو لك. |
O senin oduğu kadar benim de, kazancın yarısını alırım. | Open Subtitles | انه بقدر ما هو لك لي لذا اخذت نصف الارباح |
Size borcum çok büyük.. Neyim varsa sizindir.. Ne dilerseniz.. | Open Subtitles | ما هو لى هو لك اطلب منى أى شىء |
- Senin yeni çocuk, Shea. - Tamam dır, Yüzbaşı. | Open Subtitles | ـ إنه رجلك الجديد ، شيا ـ هو لك ، حضرة المُلازم |
Bu kadar. Sahip olduğum her şey ve Hepsi Senin. | Open Subtitles | هذا كل شئ , كل ما أمتلكه و هو لك |
Adamın pantolonuna giren her şey senindir. | Open Subtitles | أي شيء يدخل في سرواله هو لك إذن ما رأيك؟ |
Demem o ki, takımda bir kişilik boş yer var. İstediğin anda senindir. | Open Subtitles | أريد القول أن لدينا مكان شاغر في الفريق ، قل الكلمة و هو لك |
Zoom'un öğrenmesi de uzun sürmez, ...öğrendiğinde kızım ölecek, ve Bu senin sorumluluğun. | Open Subtitles | ثم أنه لم يمض وقت طويل قبل تكبير لا للغاية، ومن ثم ابنتي قتلى، وهذا هو لك. |
Al, Bu senin için. Şuradaki. | Open Subtitles | هنا ، وهذا هو لك.أن واحد ، هناك حق. |
Senin seçilmiş olduğunu düşünen tek kişi yine sensin. | Open Subtitles | هو الوحيد الذي يعتقد أن كنت المختار هو لك. |
Bir tanesi geçen yaz öldü, diğeri sensin. | Open Subtitles | توفي واحد منهم في الصيف الماضي. والآخر هو لك. |
senin için bu yayın anlaşmasının ne kadar önemli olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | وأنا أعلم مدى أهمية هذه الصفقة البث هو لك. |
Bunu kendim için olduğu kadar senin için de yaptım. | Open Subtitles | أنا فعلت هذا لنفسي بقدر ما هو لك |
Kimse size baskı yapmıyor. Karar Sizin. | Open Subtitles | لا أحد يريد الضغط عليك القرار النهائى هو لك |
Artık O senin hayatım, senin evcil hayvanın. | Open Subtitles | الان هو لك ياعزيزتي حيوانك الاليف |
Dalavereci bir adam ve artık sizindir. | Open Subtitles | إنّه أفعى تزحف بين الأعشاب، هو لك. |
- Senin odan. | Open Subtitles | هذا هو لك |
Hepsi Senin. | Open Subtitles | هو لك يا رجل |
Eğer geri dönersen Senin olan ve olmayan Hafızana kazınsın diye yapıyorum. | Open Subtitles | بحيث يجب العودة سوف تحرف فى ذاكرتك ما هو لك ، وما ليس لك |
Bak, tek yapman gereken kuyu boşalana dek beklemek, ondan sonra senin olanı alırsın. | Open Subtitles | انظروا كنت للتو انتظر حتى يفرغ البئر وأخذ ما هو لك |
Silahını düşürdün. Buyur. senin olsun. | Open Subtitles | لقد أسقطت مسدسك يا سيدي إذاً هو لك |
Kraliçe ile konuştum bile, teğmenlik artık senin. İki üç yıl içinde yüzbaşı bile olabilirsin. | Open Subtitles | لقد تحدثتُ إلى المـّلكة و المنصبّ الشاغر هو لك |