10 yaşlarında bir çocuğunkine benzeyen iskelet kalıntıları bulduk. | Open Subtitles | لم نعثُر إلا علىَ بقايا هياكل عظمية. ما يبدو أن طفل يبلغ من العمر 10 سنوات. |
Şimdiye kadar dokuz farklı iskelet buldum. | Open Subtitles | حتى الآن كنت قادرة على عزل تسع هياكل عظمية متميزة |
Bu çok zor olamaz. Bunlar sadece iskelet. | Open Subtitles | لن يكون هذا صعباً، إنها مجرد هياكل عظمية |
Zindanlar, kayan panolar, iskeletler, geceleri gaipten gelen çığlıklar, ki ruhunuzu delip geçer. | Open Subtitles | زنازين و أبواب منزلقة هياكل عظمية, وصرخات أشباح غريبة تدوي في الليل تثقب روحكِ حتى |
İskeletler yoktu ama... parçalanmış kafa, ayak, uzun kemik parçalarıydı. | Open Subtitles | لم تكن تلك هياكل عظمية و لكن أجزاءً من الجماجم و الأقدام قد جرى اقتطاعها من العظام الطويلة |
Ve en güçlü dinozorlar bile bir iskelete döndü. | Open Subtitles | وبالتالي حتى أضخم الديناصورات أصبحت مجرد هياكل عظمية |
Müminlerin iskeletleri yürekleri savaşa hazır eylemek için süslenip sergilenir. | Open Subtitles | هياكل عظمية من المؤمنين مزينة معروضة لإثارة القلوب والنفوس للمعركة |
Eğer onu kızdırırsan, sana düşman olur ve dolabımda iskelet aramasını istemiyorum, teknik olarak önümüzdeki altı gün iskelet olmayacak olsalar da. | Open Subtitles | ،إن أثرت غضبها ستنقلب ضدّك وستكشف جميع أسرارك الدفينة لن تصبح هياكل عظمية إلا بعد ست لثماني أسابيع |
Turistlerle dolu bir mekikte neden bir iskelet olsun ki? | Open Subtitles | و لماذا توجد هياكل عظمية في مركبة مليئة بالسائحين؟ |
Oğlum, herkesin dolabında bir iskelet vardır. | Open Subtitles | المتأنق، وقد حصلت على الجميع هياكل عظمية في خزانة بهم. |
Dolabında iskelet olan Eric gibi biri buraya alındı. | Open Subtitles | رجل مثل اريك حصلت في مع هياكل عظمية في خزانته. |
Genelde iskelet ve çıplak insanların olduğu bir şeyin doğru kombinasyonu iş görür. | Open Subtitles | شيء ما مزيج من هياكل عظمية وأناس عراة دومًا يفي بالغرض |
İyi iskelet onlar, parlak kostümler içinde gitar çalan iskeletler. | Open Subtitles | إنهم هياكل عظمية طيّبون، هياكل عظمية يلعبون الغيتار في بذلات لامعة |
Buraya gelirken mezarlar ve iskeletler gördük. | Open Subtitles | في طريقنا إلى هنا رأينا مقابر و هياكل عظمية |
Mümkünse ateş püskürten ejderhalar, bıçaklar palyaçolar, yılanlar ve iskeletler olmasın lütfen. | Open Subtitles | ولا مهرّجين، ولا ثعابين، ولا هياكل عظمية. |
1500 yıllık iskeletler. Moche* adında, çok gizemli bir kültürün parçası. | Open Subtitles | هياكل عظمية لـ 1500 عام وجزء من ثقافة غامضة جداً تدعى "موشي" |
İskeletler omuzlarındaki külleri savuruyorlar. | Open Subtitles | هياكل عظمية ، تنفخ الرماد عن أكتافهم. |
- Hepimiz dolaba iskeletler var . | Open Subtitles | - نحن جميعا لدينا هياكل عظمية في خزانتنا. |
Kabul şehrinin vatandaşları iskelete dönüştüler. | Open Subtitles | مواطنو كابول كانوا هياكل عظمية الآن" |
Muazzam, boş iskeletleri hüzünle göğe doğru iç çekiyor. | Open Subtitles | عظامهم ، هياكل عظمية متروكة. تنهد بحزن إلى السماء. |
Kim bilir ne kirli çamaşırların vardır. | Open Subtitles | أراهن أنها تخفي هياكل عظمية مخيفة في خزانتها |