"هيدروجينية" - Translation from Arabic to Turkish

    • hidrojen
        
    • atom
        
    Yani diyorsun ki, garajında hidrojen bombası imal edebilecek pek fazla adam yok. Open Subtitles ماذا تعنى انة ليس هناك رجالا مثلى قنبلة هيدروجينية فى الجراج الخاص بهم؟
    hidrojen bombası tasarlıyorlardı. Ama bir gece, geç saatte birisi sonunda bir bomba çizdi. TED إنهم يصممون قنابل هيدروجينية. إلا أن أحدهم في المدونة متأخرا في أحد الليالي، رسم أخيرا قنبلة
    Fransız Hükümeti isteklerini yerine getirmezse... Paris"i uçuracak bir hidrojen bombaları var. Open Subtitles إنهم يدعون إن بحوزتهم قنبلة هيدروجينية ليسووا باريس بالأرض
    1 Kasım 1952'de dünyanın ilk hidrojen bombası 10 milyon tonun üzerinde TNT'ye eş değer bir güçle patladı. Open Subtitles في الأول من نوفمبر عام 1952، انفجرت أول قنبلة هيدروجينية في العالم بقوة تفوق قوة عشرة ملايين طن من مادة تي ان تي
    Kimse eyaletime atom bombası atamaz. Open Subtitles لن يقذف أحداً قنابل هيدروجينية فى ولايتى
    10 megatonluk bir hidrojen bombasından yayılan sıcaklığı görene dek ısı nedir bilmiyorsunuz. Open Subtitles لا يمكن أن تعلم المعنى الحقيقي للحرارة إلا إذا رأيت الحرارة الناجمة من قنبلة هيدروجينية بقوة عشرة ميجاطن
    1955 yılında Rusya, Dünya'nın ilk havadan atılan hidrojen bombasını attı. Open Subtitles في عام 1955، اسقطت روسيا أول قنبلة هيدروجينية في العالم محمولة جوًا
    - Bununla birlikte, üçüncü hidrojen bombası denizde kayıp. Open Subtitles الثالثة وهى قنبلة هيدروجينية مازالت مفقودة بالبحر
    Biz bir hidrojen bombası geliştiririz onlar bir hidrojen bombası geliştirir. Open Subtitles نصنع قنبلة هيدروجينية و يصنعون قنبلة هيدروجينية
    Ve muhtemelen Denver bir hidrojen bombasıyla vuruldu. Open Subtitles علي حال ، مدينة الديفير قد ضربت تقريبا بقنبلة هيدروجينية
    Hareketsiz, ortalama bir yetişkin, çok büyük beş hidrojen bombası kuvvetiyle patlamaya yetecek kadar potansiyel enerji içermektedir. Open Subtitles البالغ العادي وهو لا يتحرّك لديه طاقة كامنة مع قوة تفجير تعادل 5 قنابل هيدروجينية.
    Asansördeki eleman hidrojen bombası sandı. Open Subtitles الرجل الذي في المصعد ظن أنها قنبلة هيدروجينية
    Faraday'in düşüncesi, eğer bir hidrojen bombası patlatırsak, bu büyük elektromanyetik enerji yapılmaya çalışılan ambarın imarına engel olacaktı. Open Subtitles إذا استطعنا تفجير قنبلة هيدروجينية هذا الكم الهائل من الطاقة الكهرومغنيطيسية
    hidrojen bombası, müşterek inançlı yıkım, bir ayrılık. Open Subtitles قنبلة هيدروجينية, الحرب النووية بين أمريكا و الاتحاد السوفييتي ، إضراب
    Bir patlama, en enerjik patlamalardan biri Güneş'in yüzeyindeki 200 milyon hidrojen atom bombasına eşdeğerdir. Open Subtitles وهجٌ واحد، أحد أنشط التوهّجات على سطح الشمس قد يكافئ أكثر من 200 مليون قنبلة هيدروجينية
    Kafamın içinde, sanki bir hidrojen bombası patlayacakmışçasına bir baskı var. Open Subtitles هناك ضغط في رأسي وكأنها قنبلة هيدروجينية ستنفجر.
    Organik olduğu kesin ama bir çeşit metalik hidrojen özelliklerine sahip gibi duruyor. Open Subtitles عضوية بالقطع، لكن يبدو أن لها خصائص هيدروجينية معدنية
    Ellerinde gerçekten bir hidrojen bombası varsa. Open Subtitles إذا كان بحوزتهم قنبلة هيدروجينية
    Patlama ufukta şu tarafta gerçekleşecek ve bu anı en önemli kılan şey, hidrojen bombasının tam ölçekte ilk testi oluşudur. Open Subtitles سيأتي الانفجار من الأفق ،بالضبط من هذه الناحية وهنا تكمن أهمية هذه اللحظة فهذا هو أول اختبار على نطاق واسع لأداة هيدروجينية
    İçinde 3.4 megatonluk hidrojen bombası olan enkazı bulunamadı. Open Subtitles حطامها المحتوي، على "3.4مليون طن وزن قنبلة هيدروجينية" لم يتم العثور عليها قط.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more