"هُناك ما" - Translation from Arabic to Turkish

• şey yok
• var

Tamam, kesinlikle suçlu hissedeceğin hiçbir şey yok.
فليس هُناك ما يحملكَ على أن تشعر بالذنب تجاه

İlgileri, arkadaşları, yani burada şüpheli hiçbir şey yok.
إهتماماته، أصدقائه، أعني، ليس هُناك ما يُريب

Burada yapacak başka bir şey yok.
لمْ يعد هُناك ما يُمكننا القيام به هُنا.

Burada 3,5 milyon kadın var.
أتدري أنّ هُناك ما يقرب مِن 3ونصف مليون إمرأة بالمكان؟

Ama hesaplamalarım doğruydu. Kaçırdığım bir nokta mı var?
طريقة الحساب ليست صحيحة, هل هُناك ما لا أفهمهُ ؟

Şu anda bunu değiştirmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
صراحةً، ليس هُناك ما يُمكننا فعله لنغيّر ذلك الآن.

Ve sizi temin ederim ki endişelenilecek bir şey yok.
وأود أن أؤكد لك أنه ليس هُناك ما ينبغى أن تقلق بشأنه

Korkacak hiçbir şey yok majesteleri.
ليس هُناك ما يدعو للخوف يا صاحبة الجلالة.

Hayır hayır, endişe edecek bir şey yok.
كلاّ، ليس هُناك ما يدعو للقلق.

Meraklanacak bir şey yok. Kesinlikle doğrular.
ليس هُناك ما يُقلق على الإطلاق

Korkacak bir şey yok. Bay Weenie'nin karnı acıkmış.
ليس هُناك ما يُقلق لقد كان السيد ويني

Bir rahibin yalanlarından başka korkulacak bir şey yok.
ليس هُناك ما تخشوه عدا كذبات الراهب

Bunda utanacak bir şey yok.
ليس هُناك ما تخجل مِنه.

Endişe edecek bir şey yok.
ليس هُناك ما يدعوك للقلق.

Bunu durdurmak için yapabileceğin hiçbir şey yok Stephen.
و ليس هُناك ما بوسعك القيام به (لإيقاف ذلك يا (ستيفن

Yapılacak bir şey yok, sen Francis ile nişanlısın.
{\fnAdobe Arabic}،ليس هُناك ما قد تفعلاه .(إنّكِ مخطوبة لـ(فرانسيس

Bu cesetin üzerinde aşağı yukarı 24 saatlik toz var.
هُناك ما يُقارب يوماً من تراكم الأتربة على الجثّة.

Bu alanda kırk binden fazla insan var.
هُناك ما يزيد عن 40 ألف شخص مُتواجدين بتلك المنطقة

- Şuraya bakın. - Bir şey var. - O da ne?
..هُناك هُناك ما الذي يوجد هُناك؟