Saatçinin ne kadar yetenekli olduğunu önemli değil, her sarkaç, kurma mekanizması ve quartz kristalleri az da olsa farklı frekansta salınırlar. | TED | مهما كان صانع الساعة ماهرًا فكل من رقّاص الساعة وآلية الرياح وبلورة الكوارتز يرنّون بتردد مختلف قليلًا |
Kafesteydi zaten ama kilit mekanizması çok başarılı değil. | Open Subtitles | أنظر, لقد كان في قفص وآلية القفل لم تكن حقاً بديهية |
Klimanın içindeki parçada wi-fi bağlantılı alıcı ve tetik mekanizması bulundu. | Open Subtitles | التقنيين وجدوا مُستقبِلات لاسلكية وآلية إطلاق بُنيت في علبة داخل قناة مُكيف الهواء |
Saatin bir yüzü, kolları, mekanizması ve bataryası var deriz. Ama asıl anlatmak istediğimiz, saat adında bir şeye tüm bu parçaları bağladığımızı düşünmediğimiz. | TED | فالساعة لها وجه وعقارب وآلية عمل وبطارية. ولكن ما نعنيه حقيقةً، نحن لا نفكر بأن هناك شيء يسمى الساعة متصل بها كل أجزائها. |