Üç gün önce Tessa beni arayıp Lewis'in Dubai'de görüldüğünü söyledi. | Open Subtitles | من ثلاثة أيام اتصلت بى تيسا وأخبرتنى بأن لويس فى دبى |
bana iki yıldır, yarıştığını söyledi ve benle 500 papeline yarışmak istedi. | Open Subtitles | وأخبرتنى إنها تتسابق منذ سنتين وتريد نتسابق على 500دولار |
Beni görmeye geldi, başının belada olabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لقد جاءت لزيارتى , وأخبرتنى بأنك تواجهين بعض المشاكل |
O benim en iyi arkadaşım. bana söylemeden hiçbir şey yapmaz. | Open Subtitles | أنها صديقتى المقربة وهى لا تفعل أى شئ ألا وأخبرتنى عنه |
Bunu bana seneler önce bizzat kendiniz vermiş ve hikayesini anlatmıştınız. | Open Subtitles | أنت بنفسك أعطيتنى أياه قبل سنوات مضت وأخبرتنى عن تاريخه. |
Tiffany sen olduğumu sanıp bana Chris'le tribünlerin arkasında öpüştüğüm için kalleş olduğumu söyledi. | Open Subtitles | تيفانى ظنت أننى أنتِ, وأخبرتنى أننى فظيعة لأننى قبلت كريس خلف المدرجات |
Şimdi de Liam'ın annesi arayıp, Sebastian'ın bitlendiğini söyledi. | Open Subtitles | ولكن والدة ليام أتصلت بى وأخبرتنى أن سيباستيان لديه قمل |
Gece mesaisinde eve geldim ve daha yeni uyanıyordu bana kız kardeşinin dairesini boyamaya gideceğini söyledi. | Open Subtitles | عُدتُ للمنزل بعد دورية ليلية وكانت قد استيقظتْ لتوّها وأخبرتنى أنها ستذهب لطلاء مسكن شقيقتها |
Sonra annem içeri gelip çok makyaj yaptığımı söyledi. | Open Subtitles | وأمى أتت إلى وأخبرتنى بإنى أضع الكثير من المكياچ |
Beş yaşına girdiğinde kızıma vermem gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | وأخبرتنى بأن... أعطها لإبنتى فى عيد ميلادها الخامس وقد نسيت. |
Belma'ya rastladım. Yemekte dediğinizi söyledi. | Open Subtitles | "لقد تحدثت الى "بيلما وأخبرتنى عما قلته فى العشاء |
Öldüğü gece onu görmeye gittim ve bana birisiyle buluşacağını söyledi. | Open Subtitles | عندما ذهبت لرؤيتها ليلة موتها... و وأخبرتنى انها ستقابل شخص ما فيما بعد |
Aynı zamanda neredeyse iktidarsız olduğunu da söyledi. | Open Subtitles | ... وأخبرتنى أيضاً أنك عاجز جنسياً |
Bir rüya gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | وأخبرتنى أنها حلمت بشيىء ما |
Hey. Amy aradı ve neler olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أيمى" أتصلت بى ,وأخبرتنى بما حدث" |
bana diğer yola bakmamı söylemiştin. | Open Subtitles | وأخبرتنى أيضاً أن أنظر دوما إلى الجانب الآخر |
Annem bana bir yeşim taşı vermişti ve bana beladan uzak durmamı söylemişti, ama bütün bu olanlarla... | Open Subtitles | أمى أعطتني تعويذة وأخبرتنى الا ادخل فى مشاكل لكن الآن كل هذا... |
Ve bana dediğine göre bundan korkmamam gerekiyormuş. | Open Subtitles | وأخبرتنى أننى لا يجب أن أخاف من هذا |