"وأخبرهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • söyle
        
    • onlara
        
    • söyleyeceğim
        
    • söylerim
        
    • arayıp
        
    • gidip
        
    • anlatırım
        
    • anlat
        
    • söyleyin
        
    • söylememi
        
    • söyleyeyim
        
    • anlatacağım
        
    • söyleyebilirim
        
    • haber
        
    Rabbi Rojo'yu da al git onlara siktir olmalarını söyle! Open Subtitles لم لا تفهم رابّي روجو وأخرج هناك وأخبرهم أن يرحلوا
    Hemen geleceğimi söyle. Onlar oyuna başlasın. Open Subtitles أسرع وأخبرهم أنا سأكون انتهى أخبرهم للحصول على اللعبة للبدأ
    Bir daha bahçıvanınızı, çocuk bakıcınızı gördüğünüzde, böyle bir insan görürseniz onlara içtenlikle sarılın ve ait olduklarını söyleyin. TED في المرة القادمة التي ترى فيها بستاني منزلك، ترى مربيتك، ترى شخصًا كهذا، امنحهم عناقا كبيرًا، وأخبرهم أنهم ينتمون.
    onlara özgürlük yerine ölüm teklif ettiğimi nasıl söyleyeceğim? Open Subtitles أخبرنى أيها الأسقف كيف أذهب إلى رجالى وأخبرهم أن بدلاً من الحرية أنا أعرض عليكم الموت
    Eğer kalbini açıp bana evet demezsen melek telsizinden her şeyi söylerim. Open Subtitles سوف أتكلم لراديو الملائكة وأخبرهم بكل شئ. حتى تفتح قلبك وتقول نعم.
    Sahil güvenliği ara ve adanın etrafını devriye botlarıyla tutmalarını söyle. Open Subtitles إستدعي خفر السواحل وأخبرهم بالبدء بتحويط الجزيرة بزوارق بحرية
    Dışarı çık ve herkese yemek ısmarlayacağımızı söyle. Adam başı 2 doları geçmesin. Open Subtitles اذهب وأخبرهم بأنّنا سنجلب لهم العشاء دولاران للفرد كما تنص اللوائح
    Londra'yı ara. Artık bizim ilgileneceğimizi söyle. Open Subtitles كلم لندن وأخبرهم باننا سنتعامل معة من الآن فصاعدا.
    Çünkü beni inandırdın. Oraya gidip, bana söylediklerini söyle. Open Subtitles ولأنك أقنعتني , إذهب إلى هناك وأخبرهم ما أخبرتني بهم الآن
    Ailenden birinin vefat ettiğini söyle tarifeden %50 düşüyorlar. Open Subtitles اقصد شركة الطيران وأخبرهم بأن لديك حالة وفاة في العائلة وسيخصمون لك نصف ثمن التذكرة
    onlara benim bir Halifelik militanının eşi olmayı seçtiiğimi söyledi. Open Subtitles وأخبرهم أنني اُخترت أن أكون زوجة أحد مقاتلي جيش الخلافة
    onlara 24 beyaz hap vermeyin. 18 beyaz hap altı mavi hap verin ve beyaz hapı önce mavi hapı sonra almalarını söyleyin. Buna bölümleme deniyor. TED لا تعطهم ٢٤ حبة بيضاء أعطهم ١٨ حبة بيضاء و٦ حبات زرقاء وأخبرهم لابتلاع الحبوب البيضاء أولاً ثم الحبوب الزرقاء بعد ذلك هذا مايطلق عيه تشانكنج
    Seni polis'e götürüp peşinden gelmemelerini söyleyeceğim. Open Subtitles أنا سأخذك إلي الشرطة وأخبرهم أن لا يأتون وراءك
    İlkyardım çadırına gidip mide yıkama makinesini prize takmalarını söyleyeceğim. Open Subtitles سأذهب لخيمة الإسعافات الأولية وأخبرهم بتجهيز مفرّغة المعدة القديمة
    Beni kurtar, yoksa gider onlara söylerim. Open Subtitles أخرجني من هنا، لا أدري كيف وإلا سأذهب الآن وأخبرهم
    Saldırganlardan biri polisi arayıp diğer saldırganın evdekileri öldürmek üzere olduğunu söylemiş. Open Subtitles لماذا ؟ أحد المجرمين إتصل بالشرطة وأخبرهم أن شريكه بصدد قتل الضحايا
    Ya da üstlerime gider tam olarak ne işler karıştırdığını anlatırım. Anlıyor musun? Open Subtitles سأذهب بأعلى وأخبرهم بالامر كله ما يحدث معك,فهمت؟
    onlara ne gördüysen anlat ve buradan gidelim tamam mı? Open Subtitles اذهب فقط وأخبرهم بما رأيت وبالتالي نستطيع الخروج من هنا, موافق؟
    Gina, nasıl tepki verdiklerini görmek için insanları arayıp onun öldüğünü söylememi istedi. Open Subtitles جينا جعلتني أتصل على الناس وأخبرهم أنها ماتت لترى كيف كانت ردة فعلهم
    Grendon'ı arayıp gelmeyeceğimizi söyleyeyim. Open Subtitles من الأفضل أن أتصل على النادي وأخبرهم بأننا لن نحضر
    Şimdi Los Angeles'teki artist arkadaşlarını arayacağım ve arka bahçende neler olduğunu onlara anlatacağım. Open Subtitles سأتصل باصدقائي في لوس انجلس وأخبرهم ان كل هذا حدث في ساحتنا الخلفية
    onlara bir olta atabilir, ve davalarının bağlantılı olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles يمكننى أن أرمى لهم بخيط وأخبرهم أن قضيتهم متصلة
    Bomba imha ekibini ara ve oteldeki durumu haber ver. Open Subtitles إتصل بفرقة المفرقعات وأخبرهم بالوضع في الفندق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more