"وأربعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve dört
        
    • dördü
        
    • dört tane
        
    • dört ve
        
    • için dört
        
    Fakat 2009 yılında Belle, beyin kanseri olduğunu ve dört ayı kaldığını öğrendi. TED لكن في عام 2009، عرفت بيل ان لديها سرطان الدماغ وأربعة أشهر للعيش
    Köşedeki masaya en iyi şampanyanızdan bir şişe ve dört kadeh alalım lütfen. Open Subtitles أريد زجاجة من افضل شامبانيا لديك، وأربعة أكواب من فضلك للطاولة التي بالزاوية
    Ben ve dört bey, beş muhabir ile beraber buraya geldik. Open Subtitles أنا وأربعة رجال آخرين, أتينا إلى هنا بصحبة خمسة مراسلين صحفيين.
    Biri kollarımda, ikisi sırtımda ve dördü de yerde yanımda olsun. Open Subtitles واحد بين ذراعي واثنان على ظهري، وأربعة آخرون على الأرض بجانبي.
    Ama milyonlarca insan var, bizdense sadece dört tane. Open Subtitles ولكن هناك الملايين من البشر وأربعة مننا فقط
    Yeğenlerimi düşünüyorum, yaşları üç ve dört. TED أفكر في بنات أختي اللاتي تتراوح أعمارهن بين ثلاثة وأربعة سنوات
    bir ve iki ve üç ve dört ve beş ve altı ve yedi ve sekiz ve dokuz ve on. Open Subtitles واحد واثنين وثلاثة وأربعة وخمسة وستة وسبعة وثمانية وتسعة وعشرة.
    Gary, Indiana'da polis, yüz hatlarından yoksun bir genç adam ve dört çocuk cesedinin kimliklerini belirlemeyi başaramadı. Open Subtitles وأربعة أطفالِ الذين أجسادهم مقطعة بعيداً دمامل الرجل كانت مزالة.
    Vida Surat'ın iki kafası ve dört gözü vardır. Open Subtitles سكروفيس عنده رأسان وأربعة عيون وهذا هو السر إلى سحرِه
    evet, biz dört göz ve dört kulağa sahip olmalıydık. Open Subtitles أجل ، إننا يجب أن يكون لدينا أربعة عيون وأربعة آذان
    Ama hala tandır fırını, bir fil ve dört hadım eksiğimiz var. Open Subtitles لكن ينقصنا الدجاج المتبل والفيل وأربعة من الكاسترادي
    Az önce bu gece için dört bilet... ve dört backstage pass kazandın... Open Subtitles كنت فقط حصلت على نفسك أربع تذاكر ... وأربعة يمر وراء الكواليس ...
    Bu değil ha? Karın ve dört çocuğun var Sydney'de. Open Subtitles لا ليس كذلك عندك زوجة وأربعة أطفال في سيدني.
    Korkunç bir araba kazası geçirdim. Kedi yavrularını, küçük çocukları ve dört civcivi kurtardım. Open Subtitles وكان لابد علي أن اقوم بإنقاذ القطط والأطفال الصغار وأربعة فتيات صغيرات
    ve dört sarışın bey bana saldırdı arabamı parçalayıp sevgilimi yaraladılar. Open Subtitles وأربعة رجال شقرِ فقط هاجموني وحطم سيارتي , وآذى صديقتى
    Bir sürü masum yaşam... ve içimizden dördü. Open Subtitles العديد من الأرواح البريئة، وأربعة من جانبنا
    Acilen tahliyeleri gerekiyor. dördü orta öncelikli. Open Subtitles ويحتاجون لإخلاء مستعجل وأربعة منهم من الدرجة الثانية
    Dört kart geçmişe, ...dördü bugüne, dördü de geleceğe. Open Subtitles أربعة تظهر الماضي وأربعة للحاضر وأربعة للمستقبل
    Sabahları iki tane güvenlik görevlisi var. Öğleden sonraları dört tane. Open Subtitles حارسانمُسلّحانفي الصباح، وأربعة في الظهيرة
    Evet, üç tane X-Box ve dört tane Play Station harcadım. Open Subtitles أجل ، لديّ قلب ثلاثة أجهزة إكس بوكس وأربعة أجهزة بلاي ستيشن ، مُتواصلين معًا
    Yani dört tane lösemi olduğunu, dört tane de olmadığını gösteren nedenimiz var. Open Subtitles إذاً فلدينا أربع أسباب مع اللوكيميا وأربعة ضدّها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more