"وأستطيع" - Translation from Arabic to Turkish

    • edebilirim
        
    • ve ben
        
    • edebiliyorum
        
    • ben de
        
    • yapabilirim
        
    • alabiliyorum
        
    • ve size
        
    • söyleyebilirim
        
    TM: Havanın akışını kanadın bir tarafında ya da diğerinde tutarak kontrol edebilirim. TED ت.م. : وأستطيع التحكم باتجاهها برفع الجناح من جهة ما أو بأخرى.
    Kitaplar olmadan idare edebilirim ama insansız yapamam. Open Subtitles وأستطيع أن أعيش بدون كتب ولكن لا أستطيع بدون الناس.
    Anlıyorum. Size yardım edebilirim. Open Subtitles أفهمك , وأستطيع أن أساعدك ولكن لابد أن أعرف من الذى تتحدثين عنه
    ve gerçekten de yapamayacağını düşündüğün anda seni itekliyor, yüreklendiriyor ve ben de onu yapabiliyorum TED وعندما تحس أنك لا تستطيع فعل ذلك، تقوم بتشجيعك، وأستطيع فعل ذلك.
    Hakkımda neler söylediğini tahmin edebiliyorum. Open Subtitles وأستطيع التخيل عما قاله عني عن جنس الليمو
    Bakışlarından anladığım kadarıyla ben de sağlam mıyım diye merak ediyorsun. Open Subtitles وأستطيع أن أقول بالطريقة التي تحدقون بي تتسائلون أن كنت رائع
    Aslında, spora bayılırım ve bir çok sporu yapabilirim de Yüzme, kayak, paten, dalgıçlık, koşmak gibi.. TED في الواقع، أحب الرياضة وأستطيع ممارسة العديد من الرياضات، مثل السباحة والتزلج والغوص والعدو وهلم جرا.
    Ve artık şu anda daha fazla tat alabiliyorum. Open Subtitles وأستطيع الآن تحمّل فقط الكثير من الحلاوة
    Ben duaya devam edeceğim. Ve günde 8 saat dua edebilirim. Open Subtitles لن أتوقّف وأستطيع الدعاء لثمان ساعات باليوم
    Senin lisedeki erkek arkadaşınla bir gece idare edebilirim. Open Subtitles وأستطيع أن أتحمل ليلة مع صديقك الذي في المدرسة
    Evliliğimi mekanik eklemelerle tamir ettim, bunu da tamir edebilirim. Open Subtitles لقد أصلحت زواجي بإضافات ميكانيكية وأستطيع أن أُصلح هذا
    Sana Noel'in anlamını bulmanda yardım edebilirim. Open Subtitles وأستطيع مساعدتك على معرفة حقيقة عيد الميلاد
    Marihuana isteyebilirim, üçlü ilişki teklif edebilirim. Open Subtitles أستطيع أن اعد حتى الرقم ثمانية، وأستطيع طلب جنس ثلاثي
    Bazı nedenlerden dolayı çocuk sahibi olmanın delilik olduğunu düşünürsen, sana yardım edebilirim. Open Subtitles وإذا كان لسبب ما تريد تذهب من خلال الجنون من ولادة الطفل وأستطيع أن أساعد.
    Yıllardır başımın çaresine bakıyorum. Bardaki bir adamla baş edebilirim. Open Subtitles أنا أعتني بنفسي منذ وقتٍ طويل وأستطيع تدبُر أمر رجل بحانة.
    İlk suç davasına bakmıştım ve onun tamamen ıslah olduğuna şahitlik edebilirim. Open Subtitles فقد كنت مشاركاً في قضيتها الجنائية وأستطيع أن أشهد على حقيقة أنه قد أُعيد تأهيلها بشكل تام
    ve ben bunu tüm olarak hayal ederek bulurum, ve hayal edilene dönüşerek, ve hala da gerçek dünyadadır, hayal edilen dünyada. TED وأستطيع أيضاً معرفة ذلك بالتخيّل الكامل، وأن أحقق ما تخيلته، وحتى الآن في ذلك العالم الحقيقي، العالم الخيالي.
    Bütün kanını akıtacağız; kapılar açılacak ve ben eve gidebileceğim. Open Subtitles كل ما علي فعله هو تجفيف ما لديك من دماء وأفتح البوابة وأستطيع أن أعود إلي المنزل
    Üç yıl uzun bir zaman değil ruh halini tahmin edebiliyorum. Open Subtitles ثلاث سنوات لم تكون مدة طويلة .. وأستطيع فقط أن أخمن ماذا يحدث فى حالتك العاطفية
    Tek yapmam gereken... her seferinde ufak bir adım atmak, ve böylece her şeyi yapabilirim. Open Subtitles كل ما يجب أن أفعله هو أن أخطوا خطوات صغيرة بكل وقت وأستطيع فعل أي شئ.
    Hem ilk kez kokularını alabiliyorum. Open Subtitles هناك أشجار كثيرة لأختار من بينهم وأستطيع شمهم للمرة الأولى
    ve size iki harika hikaye anlatabilirim. TED وأستطيع أن أخبركم اثنين من القصص العظيمة.
    Faturalarını zamanında ödeyip ödemediğini söyleyebilirim. TED وأستطيع معرفة ما إذا كنت تسدد فواتيرك في موعدها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more