| Tatlı sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها تحب الحلويات لذا خذ الحبة، وضعها في مربى توت العليق |
| Sana yalnızca birkaç soru sormak istiyorum, ...biraz tuhaf gelebileceğini biliyorum, ama lütfen sabret. | Open Subtitles | أريد أن أسألكِ بضعة أسئلة وأعرف أنها قد تبدو غريبة ولكن أرجوكِ تحمليني. |
| Mükemmel bir anneye sahip olmadıkça böyle olunmadığını biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها لم تكن لتكون كذلك، لو لم تكن أمها هي الأفضل بين الجميع |
| Ve bazen kendisi söylüyor makine olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | إنه يفعل ذلك أحيانا وأعرف أنها ليست الماكينة |
| Tamir edildiğini biliyorum ama arabanızda kan var mı diye bakacağız. | Open Subtitles | وأعرف أنها تم إصلاحها، ولكن سنفحص سيارتك عن الدم |
| - Beth kimseyi öldürmediğini biliyorum. Bu bir kazaydı. | Open Subtitles | وأعرف أنها لم تقتل أحداَ كانت حادثة |
| Ve ben gerçeği söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | وحياتها بأكملها وأعرف أنها تقول الحقيقة |
| Seni görmeyi çok istediğini biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها تريد رؤيتك بشدة. |
| Okulda olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها تدرس |
| Dansçı olduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها راقصة |
| Bir sebepten dolayı buraya geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها كانت هنا لسبب ما |
| biliyorum, bana yalan söyledi. | Open Subtitles | وأعرف أنها عملية احتيال |
| Sen busun biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها طبيعتك |
| Vetekkopyanınbu olduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف أنها النسخة الوحيدة |
| Ve onun senin paranı almayacağını da biliyorum. | Open Subtitles | - وأعرف أنها لن تأخذ نقودك |
| Ve biliyorum ki Bonnie gelene kadar seni kullanacak. | Open Subtitles | وأعرف أنها تستغلك حتى تعود (بوني) |