"وأعلم أنكم" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyorum
        
    Çünkü biliyorum, sizin de bildiğinizi biliyorum, burası Toskana değil. TED لأنني أعلم، وأعلم أنكم جميع تعلمون، أن هذه ليست توسكاني.
    Güleceğinizi biliyorum ama çaresiz bir durumda olduğumuzu unutmayın ve bana kulak verin. Open Subtitles ، وأعلم أنكم ستضحكون عليُ لكن تذكروا أننا في وضع يائس لكي تسمعونيّ
    Şimdiyse, tütün hakkında konuşuyoruz ve biliyorum ki gözünüz direkt olarak 3 numaraya çarptı: sağlık ve refah. Aslında, tütün kontrolünü arttırmak TED الآن، نحن نتحدث عن التبغ، وأعلم أنكم ستنتقلون مباشرةً إلى الرقم ثلاثة: الصحة الجيدة وحسن الحال.
    Bununla ortaya çıktığımda, herkes bana güldü biliyorum öyle yapmak istemediniz ama bir adam öyle hoş göründüğünde bunu kafaya almak berbat. Open Subtitles عندما أتيت بها الجميع ضحك وأعلم أنكم لم تقصدون ذلك لكنه أمر مزري عندما رجل مثلي يأتي
    biliyorum birbirinize çok yakınsınız ama onun yakın geçmişinden çokça şüphe çeken bazı şeyler var. Open Subtitles وأعلم أنكم قريبين ولكن هناك بعض الأشياء من ماضيها القريب تبدو مريبة جدًا
    Marslı hiçbir devriye tarafından götürülmek falan istemiyorum ve sizin de bunu istemediğinizi biliyorum. Open Subtitles أنا لا أود أن يتم نقلي بواسطة أى دورية وأعلم أنكم أيضاً لا تُريدون ذلك يا رفاق
    Masum olduğumu ve masum olduğumu bildiğinizi biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم ، وأعلم أنكم تعلمون بأني بريئة
    Sizin dedikleri şeyi daha önce yaptığınızı biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنكم جميعاً كنتم هناك تمارسون ما يدعونه...
    Direncinizi yitirmeyeceğinizi ve Peder John Pope'u alkışlarla sahneye davet edeceğinizi biliyorum! Open Subtitles أعرف أنكم ستبقون أقوياء وأعلم أنكم ستستقبلون الآن للتحدث عبر الميكروفون, القس"جون بوب"!
    Direncinizi yitirmeyeceğinizi ve Peder John Pope'u alkışlarla sahneye davet edeceğinizi biliyorum! Open Subtitles أعرف أنكم ستبقون أقوياء وأعلم أنكم ستستقبلون الآن للتحدث عبر الميكروفون, القس"جون بوب"!
    Anne babanızı çok özlüyorsunuz, ben de onu biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنكم تفتقدون والديكم كثيراً.
    Bunu hissettiğinizi biliyorum. TED وأعلم أنكم تشعرون به.
    biliyorum ki siz de seveceksiniz. Open Subtitles وأعلم أنكم ستستمتعون به
    Sizin de beni sevdiğinizi biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنكم تحبونني أيضاً
    Ve sizin çok miktarda paranız olmadığını biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنكم تفتقرون للمال.
    Toby aramalarıma cevap vermiyor, hala arkadaş olduğunuzu biliyorum. Open Subtitles (توبي) لا يردّ على اتصالاتي وأعلم أنكم لا تزالون أصدقاء
    biliyorum, hepiniz bir şeyler kaybettiniz. Open Subtitles وأعلم أنكم جميعاً فقدتم شيء، ولكن أحتاج مُساعدتكم لإمساك (ماردون)
    Topaz'ın da ucuz olduğunu düşündüğünüzü biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنكم تظنون أن "توباز" بخيلة...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more