Sonra da her şeyi satıp Hindistan'a oyunculuk okuluna döneceğim. | Open Subtitles | ثم سأقوم ببيع مشاريعي التجارية وأعود للهند إلى مدرسة التمثيل |
Ve lütfen sabır gösterin. Bir çember çizip yeniden bu noktaya döneceğim. | TED | وأرجوكم تحملوا معي. فسوف أخط دائرة وأعود لاحقاً لهذه النقطة. |
Telefon edip hemen dönerim. Nereye gidiyorsun? | Open Subtitles | سأجري مكالمة هاتفية وأعود بعد قليل, حسنا؟ |
Bedenimi güçlendirecek birşeyler yaparım sonra da daha büyük bir aşkla yanına dönerim. | Open Subtitles | سأمارس نشاطاً مشروعاً، وأعود وأنا أحبك أكثر من أي وقت مضى. |
Beni fidye karşılığı bıraktıklarında, bir gemi alıp senin için geri geleceğim. | Open Subtitles | إذا قبلوا فديتيّ ، سأحصل على سفينة وأعود لأجلك |
Kendine bir sörf tahtası alıp okyanusun ortasına gitmeni ve ortadan kaybolmanı istiyorum. | Open Subtitles | أنا أريد منك أن تشتري ركوب الأمواج سخيف وأعود في وسط المحيطات وتختفي. |
Özür dilerim, şu kötü durumdaki baskının başına dönmek zorundayım. | Open Subtitles | آسف جدا يجب أن أسرع وأعود إلى تلك المطبعة التعيسة |
Sonra buraya geri dönüyorum ve eşyalarımı toplayıp eve gidiyorum. | Open Subtitles | ثم سأعود إلى هنا وأحزم أغراضي وأعود إلى المنزل. |
Hiçbir şey olmamış gibi patronumla konuşacağım. Ve davete döneceğim. | Open Subtitles | ثم سأتحدث مع رئيسي كما لو أنه لم يحدث شيء وأعود للحفلة |
Öldüğünde bu kahrolası dağlardan aşağı tırmanıp, babama, odama ve evime geri döneceğim. | Open Subtitles | وعندما تموت سوف أتسلق هذه الجبال اللعينه وأعود إلى أبي أعود لغرفتي في منزلي |
Biraz dinlenip, eğleneceğim ve kitaplarıma geri döneceğim. | Open Subtitles | حسنٌ، كنت آمل بالحصول على بعض الراحة.. وأعود لكتبي.. |
Sizi rahatsız etmek istemem. Bir sandviç alıp ofise döneceğim. | Open Subtitles | لا أود إزعاجكما، سأنتش شطيرة وأعود مباشرة للمكتب |
Bunu ona götüreyim. İki saniyede dönerim. | Open Subtitles | أستطيع أن آخذه اليها وأعود في غضون ثانيتين |
Tamam. Belki bir kahve alıp sonra da dönerim. | Open Subtitles | حسن، سوف أحصل على بعض القهوة وأعود ثانية |
Ormana biraz yemiş gömmüştüm. Nerede olduklarını hatırlıyorum. Hemen dönerim. | Open Subtitles | حسناً , لقد خبأت بعض المكسرات بالغابة وأعرف مكانهم سأذهب لأحضرهم وأعود |
Eğer ben kaybedersem, o zaman bavullarımı toplayıp Punjab'a geri dönerim. | Open Subtitles | وإذا خسرت ,سأحزم حقائبي وأعود إلى البنجاب |
gidip bir saat sonra geleceğim. birlikte arabanı alıp.. | Open Subtitles | سأغادر وأعود بعد ساعة ثمنذهبكلانالإلتقاطسيارتك.. |
Yeni ekipmanı denemeliyim, geri geleceğim, sonra da Grand Banks. | Open Subtitles | علي جلب بعض المعدات، وأعود ثم أتجه لجراند بانكس. |
Bana birkaç adamını ver ve gidip paranı alıp geri getirelim. | Open Subtitles | أعطنى بعض رجالك وسأذهب وأحصل على المال وأعود به إلى هنا |
Kardeşinle kalmak mı istersin yoksa Wallbrook'a dönmek mi? | Open Subtitles | ــ ليسا ذات الأمر، تبقى مع أخيك أو تعود إلى والبروك ــ أبقى مع أخي وأعود إلى والبروك |
Kan şekerim düştü. Elmamı yiyip hemen sana dönüyorum. | Open Subtitles | .مستوى سكر دمي منخفض سآكل تفاحة وأعود إليكي |
Bu bilgilerle donatılmış olarak sonunda ben, parçalanmış benliğimi bir araya getirecektim. Her bir parçam farklı bir ses tarafından temsil ediliyordu, yavaş yavaş ilaçları bırakmaya başladım ve psikiyatriye, bu sefer öteki taraftan geri döndüm. | TED | كانت مسلّحة بهذه المعرفة، وفي نهاية المطاف كنت سأجمع شتات نفسي، كل جزء مني يمثله صوت مختلف، أنسحب تدريجياً من كل علاجاتي، وأعود إلى الطبيب النفسي، لكن هذه المرة من الجانب الآخر. |
Arkada bıraktığım projelere ve hayallere dönmeyi. | Open Subtitles | وأعود إلى كل المشاريع والأحلام التي تركتها خلفي |
Orayı satıp eski işime dönmemi istiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تريدينني أن أبيع المكان وأعود لعملي السابق أليس هذا ما ترغبين به؟ |
Markete kadar gidip geri dönebilirim, bir kere bile bozulmaz. | Open Subtitles | بإمكاني أن أذهب إلى المتجر وأعود لا تتعطب ولا لمرة |