"وأنا أتحدث" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşuyorum
        
    • konuşurken
        
    Seninle bile konuşuyorum. Bunun için yanımda olmak ister misin? Open Subtitles وأنا أتحدث معكِ أتريدين أن تكوني معي من أجل هذا؟
    Sadece 48 saattir buradayım ve Amerikan ağzıyla konuşuyorum. TED أنا هنا منذ 48 ساعة وأنا أتحدث الأمريكية
    Şimdi ben son beş dakikadır aşırı tutuculuk hakkında konuşuyorum ve sizin tam olarak ne demek istediğimi bilmeye hakkınız var. TED أثناء الخمس الدقائق الماضية وأنا أتحدث عن الأصولية، والآن لديكم الحق لتعرفوا ما أعنيه بالضبط.
    Ben--Ben yardım etmek istiyorum ama seninle konuşurken görülmemem gerekiyor. Open Subtitles أود مسـاعـدتكِ لكـن لا يمكـن أن أشاهـد وأنا أتحدث معكِ
    Seninle konuşurken arkanı dönüp gidemezsin. Open Subtitles دعه لوحده لا تبتعد عني وأنا أتحدث معك، أتسمعني؟
    Todd, seninle yalnızken ve ben sesli bir şekilde konuşurken senin için konuşuyorum. Open Subtitles أتعلم تود عندما نكون لوحدنا ، وأنا أتحدث بصوت عال ، انه نوع ما لمنفعتك
    Mantıksız insanlara karşı sinirlendiğimde böyle konuşuyorum. Open Subtitles هذا صوتي وأنا أتحدث. عندما أكون غاضبا من شخص غير عقلاني.
    Alet şu anda kafanda, seninle bir bilgisayar programı olarak konuşuyorum. Open Subtitles أنت ترتدي سماعة الراس وأنا أتحدث معك عبر برنامج حاسوب.
    - Tabii hem kendi hem de kardeşin adına konuşuyorum. Open Subtitles وأنا أتحدث بالنيابة عنّي وعن أخيكِ عند قولي لهذا
    Ayrıca seninle, yanında vasin olmadan konuşuyorum. - Yani bu konuşma aslında hiç olmadı. Open Subtitles وأنا أتحدث معك دون حضور وصي، ما يعني أنّ هذه المحادثة لم تحصل قط.
    Tamam. 39 derece ateşim var ve ben sandelyeyle konuşuyorum, ben iyi konuş... Open Subtitles لدي حمى بدرجة حرارة 103 مؤية وأنا أتحدث لكرسي وهذا ليس حديث رائع حسناً
    Bu konular hakkında çok konuşuyorum. TED وأنا أتحدث دائماً عن تلك المواضيع
    20 saniyeden fazla bir süredir konuşuyorum. TED وأنا أتحدث الآن لأكثر من عشرين ثانية.
    - Seninle konuşmak için buradayım, Sonny. - Evet, ben de seninle konuşuyorum zaten. Open Subtitles "أنا هنا لأتحدث معك يا "سونى- نعم ، وأنا أتحدث معك-
    - Seninle konuşmak için buradayım, Sonny. - Evet, bende seninle konuşuyorum zaten. Open Subtitles "أنا هنا لأتحدث معك يا "سونى- نعم ، وأنا أتحدث معك-
    Ben Pork-Chop Express'den Jack Burton, her kim beni dinliyorsa ona konuşuyorum. Open Subtitles هذا " جاك بيرتون " من شاحنته لنقل الخنازير وأنا أتحدث إلى من يمكنه سماعى
    Üzgünüm ama bakıyorum ve konuşuyorum. Open Subtitles أنا آسف، ولكن أنا أبحث وأنا أتحدث.
    Son bir kaç ay boyunca seninle konuşurken ne kadar rahatladığıma inanamazsın. Open Subtitles لا أصدق كم أنا مرتاح وأنا أتحدث إليك بشأن ماحدث في الأشهر الماضية
    Telefonda konuşurken harika görünüyorum. İyi misin sen bebeğim? Open Subtitles أبدو مذهل وأنا أتحدث بالهاتف أنتِ بخير عزيزتي ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more