Evet, yapıyorsun ve tekrar geri tırmandığın için çok mutluyum... | Open Subtitles | نعم، أنتِ كذلك، وأنا مسرورة جداً لأنكِ تركتي كل هذا خلفك |
Bu gece cennetin provasını yaptığımız için çok mutluyum. | Open Subtitles | وأنا مسرورة جداً لأننا تدربنا عليها الآن |
Son günlerinde birlikte oldukları için mutluyum. | Open Subtitles | وأنا مسرورة لأنهما كانا معاً في البيت عندما توفيا |
Ben de senin adına sevindim. | Open Subtitles | نعم ، وأنا مسرورة أيضا أنك وجدت ما تبحث عنه |
Evet, evet. Gündeme getirmene çok sevindim. Teşekkürler | Open Subtitles | نعم, نعم, وأنا مسرورة للغاية لذكرك هذا, شكرا لك |
Her neyse, buradayım ve evi açma gibi çılgınca fikirleriniz hakkında konuşma şansını yakaladığıma sevindim. | Open Subtitles | على أي حال، أنا هنا وأنا مسرورة لفرصة التحدث عن الخطة المجنونة لفتح البيت للعامة |
Hepinizi seviyorum ve bir işim olduğu için de mutluyum. | Open Subtitles | أنا أحبكنّ جميعاً وأنا مسرورة لحصولي على الوظيفة ، حسنٌ ؟ |
Meslek alanları yaratma ve bu kasabayı canlandırma çabasının bir parçası olduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | وأنا مسرورة لكوني جزء من هذا المجهود لخلق وظائف وتنشيط هذه المدينة |
Hatta fazlasını aldım ve aldığıma mutluyum. | Open Subtitles | في الحقيقة، اشتريت المزيد وأنا مسرورة لذلك |
Çünkü buradayım Ve dışarıda olduğum için mutluyum | Open Subtitles | لأني كنت هناك وأنا مسرورة لأني خرجت |
Burada olmaktan çok mutluyum. | Open Subtitles | وأنا مسرورة أن أكون هنا |
Ve bu geceyi sen ile yaşadığım için çok mutluyum. | Open Subtitles | وأنا مسرورة لأنها ستكون معك |
Senin adına çok mutluyum. | Open Subtitles | وأنا مسرورة للغاية لك. |
Hâlâ hayatta olmana sevindim. | Open Subtitles | وأنا مسرورة لأنك لا تزال على قيد الحياة |
Komşu olmamıza çok sevindim. | Open Subtitles | وأنا مسرورة جدا بأننـا جيران |
Döndüğüne çok sevindim. | Open Subtitles | وأنا مسرورة جداً لعودتك |
Hem geldiğine sevindim. | Open Subtitles | وأنا مسرورة لأنك جئت. |
Ve çok sevindim, tebrikler. | Open Subtitles | وأنا مسرورة تهانينا |