"وإثنان" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve iki
        
    • ikisi
        
    • İkincisi
        
    • iki tane
        
    • iki kişi
        
    • ve ikinci
        
    • iki ve
        
    • ikisinin
        
    • İki tanesi
        
    İyi ki bana bunu sordunuz, Lloyd çünkü elimde iki tane yirmi dolarlık var ve iki tane onluk cüzdanımda. Open Subtitles أنا مسرور للغايه أنك سألتنى هذا يا لويد لأنه تصادف أن معى ورقتين من فئة العشرين وإثنان من فئة العشره هنا داخل محفظتى
    İki sandviç, iki gazoz ve iki çubuk dondurma istiyorum. Open Subtitles سآخذ شطيرتين سجق ،وشرابين صودا وإثنان من الآيسكريم
    Albay, bir MP5, Teal'c'in enerji silahı ve iki 9mm hala kayıp. Open Subtitles كولونيل، ام بي 5, سلاح تيلك وإثنان 9 مليمتر ما زالا غير محسوبون.
    Dört tane uzay aracımız vardı, ikisi Mars'ın etrafında, ikisi yüzeyde, muhteşem bir başarı. TED بواسطة أربع مركبات فضائية .. إثنان منها دارت حول الكوكب وإثنان هبطت عليه كان إنجازاً رائعاً
    İkisi zırhlarının üstüne askeri bir kıyafet giyiyor ve ikisinin boydan boya cüppeleri var. Open Subtitles .. إثنان يرتديان رداءًا فوق درعوهما وإثنان يرتديان أثواباً بالطول الكامل ..
    İkincisi de: Open Subtitles لا تفتح إيميل من (بيل سيمز) أمام أطفالك وإثنان :
    Bir ve iki, üç, dört, beş, altı, yedi, ve sekiz. Open Subtitles واحد وإثنان, ثلاثة, أربعة خمسة, ستّة, سبعة, ثمانية
    Roket, altı numaraya dört Pepsi ve iki 7 UP. Unutma. Open Subtitles روكت، أحتاج أربعة بيبسي وإثنان سفن اب على مائدة ستّة
    Bu büyüklükte bir ameliyata 4 cerrah ve elbette hemşireler ve iki ayrı anestezi uzmanı katılır. Open Subtitles هناك في الحقيقة كَانتْ أربعة جرّاحين، بالإضافة إلى كُلّ الممرضات وإثنان انيسثيتس مختلف لتَنفيذ عمليةَ ذلك المقدارِ.
    Sadece 4 kişiyiz ve iki kişinin çocukları tuttuğumuz koridorda kalması gerekiyor. Open Subtitles نحن أربعة هنا .. وإثنان منا ينبغي عليهم البقاء في الدهليز مع المساجين
    ve iki, asla şiddet kullanmayız. Open Subtitles وإثنان: نحن لا نستعمل العنف بتاتاً البتّة
    FEB bir ve iki çalışıyor. Open Subtitles بي إي إم إس واحد وإثنان شغالين
    harika bir rüya gibi ve bir ve iki ve üç ve çek.. Open Subtitles وواحد وإثنان وثلاثة ورفع القدم --وخمسة وستة
    Dört kurşun; ikisi 9 mm'likten, ikisi ise 22 mm'likten sıkılmış. Open Subtitles أربعة رصاصات, اثنان منها من عيار 8 ملميتر, وإثنان من عيار 22.
    Şimdi ise, biri ölü ikisi kayıp ve üç tanesi de intihar etmiş polise sahibim. Open Subtitles الان لدي شرطية ميته, وإثنان مفقدوان ولدي ثلاث جرائم قتل
    Biri ulaşımı sağlamak için, biri hedefi belirlemek için, ve ikisi de işi bitirmek için. Open Subtitles واحد للنقل، واحد لتحديد مكان الهدف، وإثنان للتنفيذ.
    İkincisi de... başarını kutlamak için oraya gelip bir şişe Tom Collins ya da... orada her ne içiliyorsa ondan alayım diyorum. Open Subtitles {y: i} وإثنان: {y:
    Kolumda dört, sol bacağımda üç, sırtımda iki tane kurşun izi var. Open Subtitles أربع رصاص في ذراعي، ثلاثة في ساقي اليسرى وإثنان في الظهر
    Lisedeki erkek arkadaşım, üniversitede iki kişi ve evlendiğim adam. Open Subtitles صديقي في المدرسة, وإثنان في الكلية والشخص الذي تزوجته.
    Havaalanı araçları, bir ve ikinci konuma geçin. Open Subtitles عربات المطارِ، خذ الموقع واحد وإثنان. الأجهزة المدنية،الموقع الثلاث.
    Fakat bir, iki ve üç numaralı durumlarda ne yapacaktın? Open Subtitles بالرغم من ذلك، ماذا عن المواقف واحد وإثنان وثلاثن وأربعة؟
    Kapıcı üç adamın cesedi taşıdığını söyledi, iki tanesi burada. Open Subtitles قال البواب أن ثلاثة رجال حملوا الجثة، وإثنان منهم هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more