Sam'in cinayeti, Nadine'nin kaçırılması. Para senin olsaydı, bunların hiçbiri olmazdı. | Open Subtitles | قتل (سام) وإختطاف (نادين)، لا شيء منه منطقي إذا كانت أموالك. |
Aslında Windsor'un isminin çıkmasının ardından şimdi de kızının kaçırılması. | Open Subtitles | (حقيقة أن إسم (وندسور أثير مؤخراً , وإختطاف إبنته |
Marc Skouv'un öldürülmesi ve Jeanette'in kaçırılması esnasında Claes'in bir tanığı var. | Open Subtitles | كلاس) لديه حجة غياب بشأن قتل) (مارك سكوف) وإختطاف (جانييت) |
Onunda da dosyası kabarık. Silahlı soygun, gasp, adam kaçırma. | Open Subtitles | وتاريخه أسوأ بكثير منها , سطو مسلح وابتزاز وإختطاف |
Polis bu adamın gerçek kimliğini ve Amy Masterson'u öldürme ve Megan Rose'u kaçırma gerekçelerini öğrenmeye çalışıyor. | Open Subtitles | الشرطة تحاول إكتشاف هوية هذا الرجل... دوافعه لقتل أيمي ماسترسون... وإختطاف مايجن روز |
Kendisi bir polis memurunun cinayetinden ve iki gencin kaçırılmasından dolayı aranıyor. | Open Subtitles | وهو مطلوب في جريمة الإشتراك بمقتل شرطي وإختطاف طفلين |
Kendisi bir polis memurunun cinayetinden ve iki gencin kaçırılmasından dolayı aranıyor. | Open Subtitles | وهو مطلوب في جريمة الإشتراك بمقتل شرطي وإختطاف طفلين |
Yani elimizde adam kaçırma ve cinayet var. | Open Subtitles | أقصد، نحن نتعامل مع جريمة قتل وإختطاف. |
Şerif Bellefleur, Barack Obama'nın son zamanlardaki saldırılardan ve bölge sakini olan bir vampirin kaçırılmasından sorumlu olduğu doğru mu? | Open Subtitles | أيها المأمور (بيلفلور)، هل (باراك أوباما) حقاً... وراء جرائم إطلاق النار الأخيرة المعلقة... وإختطاف مصاصة دماء محلية؟ |