Geçen sene, o 8 yaşındayken, okul için bir rapor hazırlıyordu, ya da kurbağalarla ilgili bir ödev yapıyor olmalı. | TED | وعندما بلغت ثمانية أعوام، فى العام الماضى، كانت تعمل تقريراً للمدرسة، أو كان لديها واجب منزلى عن الضفادع. |
Ben hiç ödev yapmadım. | Open Subtitles | أنا لم اعمل واجب منزلى فى حياتى. |
Bu hafta onlara bir ödev verdim. | Open Subtitles | هذا الأسبوع، اعطيتهم واجب منزلى |
Gelemem. Bir sürü ödevim var. | Open Subtitles | لا أستطيع ، لدى واجب منزلى كثير |
Üç saat daha ödevim var. Çok ağır, yani... | Open Subtitles | عندى واجب منزلى , أمامى حوالى 3 ساعات ثقيل نوعا ما , لذا... |
Benim de çok ödevim var. | Open Subtitles | عندى واجب منزلى كثير أنا أيضا |
Çok garip bir seçim olduğunu düşünmüştüm, ama ev ödevi için olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أظن انى وجدته اختيارا غريبا, ولكن, قال انه من اجل مشروع واجب منزلى |
- Anne, benim ödev yapmam gerek aslında. | Open Subtitles | ...أتعرفى يا أمى , لدي لدي واجب منزلى أقوم به |
Ev ödevi demekle ne kastediyorsun? | Open Subtitles | ماذا تعنى بأنه عندك واجب منزلى ؟ |
İyice oku. -Ev ödevi mi? | Open Subtitles | اذا , هناك واجب منزلى |