"واحد وإثنان" - Translation from Arabic to Turkish

• Bir ve iki
• Birinci ve ikinci
• Bir iki

Bir ve iki, üç, dört, beş, altı, yedi, ve sekiz.
واحد وإثنان, ثلاثة, أربعة خمسة, ستّة, سبعة, ثمانية

FEB Bir ve iki çalışıyor.
بي إي إم إس واحد وإثنان شغالين

- Hayır, Bir ve iki numaralı tüpleri hazırlayın.
- الجحيم، لا. أنابيب الطوربيدِ الجاهزةِ واحد وإثنان

Birinci ve ikinci merkez modelleri kesmek için kesme masasında olacaksınız.
إذن, المجموعات واحد وإثنان ستكونون في طاولة القص هذا الصباح لتقصوا أنماط

Fakat bir, iki ve üç numaralı durumlarda ne yapacaktın?
بالرغم من ذلك، ماذا عن المواقف واحد وإثنان وثلاثن وأربعة؟

Bunu izle. Bir ve iki, üç ve dört.
راقبي هذا, واحد وإثنان ثلاثة, أربعة

Tamam mı? Bakın şimdi. Bir ve iki, üç ve dört.
راقبي هذا, واحد وإثنان ثلاثة, أربعة

Sierra Golf Bir ve İki, hedefe devam edin.
علم * سييرا غولف واحد وإثنان * إمضَ الى الهدف.

Bir ve iki ve üç ve dört ve beş ve altı ve yedi ve sekiz...
واحد وإثنان وثلاثة وأربعة وخمسة وستّة سبعة ثمانية...

Tamam, Bir ve iki, üç ve dört.
حَسَناً واحد وإثنان وثلاثة أربعة

Felluce Bir ve iki, Helmand ile MARSOC'ta iki tur yaptı.
"الفلوجة" واحد وإثنان ومرتان إلى "هلمند" مع الـ "مارسوك"

Bir ve iki, üç ve dört.
واحد وإثنان ثلاثة أربعة

Ama bu onu Bir ve iki numaralı makineye iter dördüncü makinenin fiyatı yüzünden, zaten onun fiyatını iyi sanıyordur.
لَكنَّه يَدْفعُه نحو آلاتِ التصوير واحد وإثنان... ... الذييَعتقدُ إلى حدّ كبير... ... بسببالسعرِالأعلى عددِ آلةِ تصوير أربعة.

Bir ve iki...
واحد وإثنان ..

Bir iki gün daha vermenin bir şey değiştireceğine inanmıyorum.
أنا لا أَرى أين يومان أكثر واحد وإثنان سَيُغيّرُ أيّ شئَ.

Benim zamanımda Bir iki tane çok vahşi homo tanımıştım oysa.
حَسناً، عَرفتُ واحد وإثنان ملكات وحشيات جداً في وقتِي.