Bizi koruyacaklarını ve aydınlanmaya giden yolu göstereceklerini iddia etti. | Open Subtitles | وادعى بأنهم سيحموننا.. وسيرشدوننا إلى التنوير |
Şeytan'ın ona bunu yapmasını söylediğini iddia etmiş çünkü hak ettiği bakire gelin o değilmiş. | Open Subtitles | وادعى أن الشيطان أمره بذلك لأنها لم تبدو العذراء التي يستحقها |
Erik'in öyküsü üç ayını almıştı. Bir gecede yazdığını iddia etmişti. | Open Subtitles | حيث أخذت قصه اريك ثلاثة أشهر وادعى بأنه كتبها في ليلة واحده! |
...öyle olmadığı hâlde Keats'i tanıdığını iddia etmiş. | Open Subtitles | وادعى لمعرفة كيتس، وهو ما فعله لا. |
Bir büyücü şeytani bir güç toplamıştı. Tanrı olduğunu iddia etti. | Open Subtitles | ساحر تلاعب بقوى جهنمية وادعى أنه إله |
Adada mahsur kaldığını iddia ediyordu. | Open Subtitles | وادعى انه مسافر |
Baltimore AkıI Hastanesine yatırıIdı, ...burada bir hemşireyi öldürdü ve Chesapeake Matadoru olduğunu iddia etti. | Open Subtitles | تم إيداعه بمصحة مقاطعة "بالتيمور" للمجرمينالمختلينعقلياً... حيث قتل ممرضة وادعى أنه "سفاح تشيسابيك" د. |
Ya Senatör Sterling uyanır ve ona saldırdığını iddia ederse,... | Open Subtitles | لذا اذا اتيقظ سناتور وادعى انه هوجم... |
O küçümseyerek buna "uzaktan ürkünç eylem" adını verdi ve Kopenhag yorumunda ölümcül bir kusur olduğunu iddia etti. | Open Subtitles | دعاه استخفافا "فعل شبحي عن بُعد" وادعى أنه كان خطأ فادح في تفسير (كوبنهاجن) |