"واذا كان هناك" - Translation from Arabic to Turkish

    • varsa
        
    • bir
        
    • Ve eğer
        
    Senin için yapabileceğim bir şey varsa da unut gitsin. Open Subtitles واذا كان هناك شىء استطيع ان افعلة من اجلك. انساة
    Ve yardım edebileceğim başka bir şey varsa, lütfen söyleyin. Open Subtitles واذا كان هناك ما يمكننى عمله للمساعدة، من فضلك اخبرينى.
    Doğru giriyorum, eğer bir eşleşme varsa birkaç saniye içinde öğreniriz. Open Subtitles كتبتها . واذا كان هناك حبل سري متطابق.. سنعرف في ثواني
    Eğer güven varsa, sevgi de vardır Ve eğer sevgi varsa, hayat vardır. Open Subtitles اذا كانت هناك ثقه, يوجد حب واذا كان هناك حب, هناك حياة
    Ve eğer orada birileri Jessica'yı tutuyorsa lütfen bırakın, onu seven ve özleyen ailesine ve ait olduğu evine dönsün. Open Subtitles واذا كان هناك أحدا لديه جيسيكا ارجوك دعها تعود للمنزل لعائلتها نحن نحبها ونفتقدها وهي تنتمي الينا
    Eğer burada çocuklar varsa dostum, ölürsün. Open Subtitles واذا كان هناك اطفال هنا يا صديقى سوف تموت
    İşleri batırdım, ve senin uzman olduğun bir konu varsa, o da işleri batırmaktır. Open Subtitles لقد أخفقت يأبي, واذا كان هناك شيء واحد أريدك أن تعلمه هو أني أخفقت
    Eğer Dünya'da bu kadar büyük boyutlardaki çevresel sorunları çözebilecek donanımda bir ülke varsa o ülke, muazzam insan kaynakları ve etkili siyasi kontrol yasalarıyla ancak Çin olabilir. Open Subtitles واذا كان هناك اي بلد في العالم مجهزه لحل المشاكل البيئيه على نطاق واسع هي يجب أن تكون الصين
    Ve bu konuda en ufak bir şüphen varsa, bu sabah yaşanan talihsiz olaylar fikrini değiştirmiştir bence. Değil mi? Open Subtitles واذا كان هناك شك, اعتقد ان احداث هذه الليله المؤسفه اكدت هذا, اليس كذلك؟
    Kendim için bir şey yapma fırsatım varsa eğer burada daha iyi olacağım muhtemelen. Open Subtitles واذا كان هناك فرصة بأن اتحول الى شخص ما ربما سوف اكون بالخارج
    Eğer kalplerin bir onur listesi varsa senin adın o lanet listenin birinci sırasında! Open Subtitles واذا كان هناك قاعة للمشاهير في القلوب قلبك سيكون اكبر واحد في المبنى اللعين
    Ayrıca şu hayatta Cecile'in anladığı bir şey varsa, o da güçtür. Open Subtitles واذا كان هناك شيء واحد يفهمه سيسل فهو القوة
    Eğer başından her ne geçiyorsa sana yardım edebilecek biri varsa ikimiz de onun iyi bir dinleyici olduğunu biliyoruz. Open Subtitles واذا كان هناك شخص يستطيع مساعدتك لتخطي ايا كان ما تعاني منه اذاً كلانا نعلم انها مُستمعة جيدة
    Eğer acil bir durum olsa arayacağım ilk kişi olurdu. Open Subtitles واذا كان هناك اي طارىء سيكون اول شخص اتصل به
    Ve eğer başkanlık kampanyama karışılmasında bir anlaşmazlık olursa, ben de cinle olan dileklerimden birini kullanırım. Open Subtitles واذا كان هناك أي خلاف يمكن أن يتداخل مع حملتي الانتخابية فأنني سوف استخدم إحدى امنياتي لكي انتخب
    Koşulsuz Ve eğer birisi Birisi sizi seviyor eğer, ruh açın. Open Subtitles واذا كان هناك من دون قيد أو شرط فتح الروح، اذا كان هناك من يحبك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more