Bunun cevabı bariz bence. | Open Subtitles | أنا أوَدُّ أَنْ أُفكّرَ الجوابَ إلى ذلك واضحُ. |
Çok bariz, ama kızı yeteri kadar tanımadığı için onun yanında yapamıyor. | Open Subtitles | هذا واضحُ تماماً لكنه لا يعرفها تمام المعرفة |
Ne olduğu ortada. | Open Subtitles | الذي حَدثَ واضحُ.. |
Ayan beyan ortada, Zeisha! | Open Subtitles | انه واضحُ جداً، زيشا |
Ama o şarabı beğendiğimi açıkça anlatıyor değil mi? | Open Subtitles | الذي، أنت لا تَعتقدُ بأنّه واضحُ بأنّني تَمتّعتُ بالنبيذِ؟ |
Şimdi, neden başkaldırdığı açıkça görülüyor hemen günah çıkarmak için teyzesine koşmuş. | Open Subtitles | الآن، هو واضحُ الطريق هي bein ' مَرْفُوع، تَرأّستْ مباشرة لpeniten sherary. |
Bence yapmam gereken çok açık. | Open Subtitles | أعتقد هو واضحُ جداً بإِنَّني يَجِبُ أَنْ أعْمَلُ. |
Bence oyaladığın çok açık, yani zaten tamir etmeyecektin. | Open Subtitles | أعتقد إنه واضحُ جداً بأنّكى ما زِلتَى تَتوقّفين و أنتى لن تصلحيها لى حقاً على أى حال |
Aranızdaki benzerlik bariz. | Open Subtitles | إنّ التشابهَ واضحُ جداً. |
(Bu bariz.) | Open Subtitles | هو واضحُ. |
Bu iş yürümeyeceği ortada. | Open Subtitles | فهذا لا يُجدى وهذا واضحُ |
- açıkça ortada. | Open Subtitles | - هو واضحُ بوضوح. |
Siz ikiniz aranızdan birini seçmek zorunda kalsam, seçeneğim açıkça belli. | Open Subtitles | حَسناً، فاس، إذا أنا يَجِبُ أَنْ أَختارَ بين إثنان منك، أَعْني، الإختيار واضحُ. |
- Eski arkadaşlar kısmı açıkça vücut dilinden okunuyor... | Open Subtitles | - حَسناً، الأصدقاء القُدامى يَفترقونَ واضحُ مِنْ لغةِ جسمِكِ. |
Bu çok açık. Şimdi ne yapacağız? | Open Subtitles | ذلك واضحُ.إذاً مالذي سنفعله الآن؟ |
Steven, bir işe girmek istemediğin çok açık. | Open Subtitles | حَسناً، ستيفن، هو واضحُ أنت لا تُريدُ a شغل. |
Bak, sana çok açık bir şekilde anlattım. | Open Subtitles | النظرة، أنا كُنْتُ واضحُ جداً مَعك. |