| Evet Bay Pemberton, çünkü o adiyi tehdit ettiniz ve öldü. | Open Subtitles | نعم، السيد بيمبرتون، لأنك كانت تهدد بأن lowlife والآن هو ميت. |
| Babam da senin kadar kendini bu işe adamıştı ve öldü. | Open Subtitles | أبي كان مخلص مثلك والآن هو ميت |
| Randy'i trende bıraktım, başka bir klübe gittim ve o şimdi ölü. | Open Subtitles | تركت راندي على متن القطار، وذهب إلى ناد آخر، والآن هو ميت. |
| Ve o şimdi ölü. | Open Subtitles | والآن هو ميت |
| Benim yerime Akita-san'ı gönderdin ve şimdi de öldü. | Open Subtitles | أرسلتِ (أكيتا-سان) نيابةً عني، والآن هو ميت. |
| Şu adam, Rob'un televizyonda gördüğü şüpheli dün akşam buraya geldi şimdi de öldü. | Open Subtitles | ذاك الرجل المشتبه به والذي رآه (روب) على التلفاز لقد أتى هنا الليلة الماضية والآن هو ميت |
| Sadece yardım etmek istiyordu. ve şimdi öldü. | Open Subtitles | لقد أراد مساعدتك فقط والآن هو ميت |
| Ama o yinede bunu yaptı ve şimdi öldü. | Open Subtitles | ولكنه فعلها على كل حال، والآن هو ميت.. |
| Ama şimdi öldü. | Open Subtitles | والآن هو ميت |
| Ama şimdi öldü. | Open Subtitles | والآن هو ميت. |
| O sadece sana yardım etmek istedi ve öldü. | Open Subtitles | لقد أراد مساعدتك فقط والآن هو ميت |
| Jason teknesiyle senin için uyuşturucu kaçırıyordu ve öldü. | Open Subtitles | جيداً بالأسماء جيسون " إستعمل قاربه لتهريب " المخدرات لأجلك والآن هو ميت |
| Peşine düşmek isteyen sendin. ve şimdi öldü. | Open Subtitles | أنت كنت من يريد مواجهته والآن هو ميت |
| O bir teröristti ve şimdi öldü. | Open Subtitles | كان إرهابيا، والآن هو ميت. |