"والآن يمكنني" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şimdi
        
    • artık
        
    • Ve şimdi
        
    Bu benim görüşüm, Şimdi hikâyeme başlayabilirim. TED وهذه وجهة نظري , والآن يمكنني أن أبدأ قصتي.
    - Şimdi ağlayacağım tuttu. Open Subtitles والآن يمكنني أحرزنا ر تتوقف. وهذا لا بأس به.
    Sizden de korkardım ama Şimdi sizinle her konuda konuşuyorum. Open Subtitles مثلاً، كنت أخاف منك والآن يمكنني التحدث إليك في أيّ موضوع
    artık en yeni romanı tarayabiliyor ve onun sesli kitap kütüphanelerine girmesini beklemiyorum. TED والآن يمكنني ان اقوم بالمسح الضوئي لأية رواية وعدم انتظار للحصول عليها من المكتبات.
    artık güzel elbiseler alabilirim. Open Subtitles والآن يمكنني شراء بعض الملابس الفاخرة لي
    Buna inanmayabilirsin, ama içimde daima bir boşluk vardı, ve Şimdi senin nasıl büyüdüğünü gördüğümde nerede... ne kadar çok sevilerek, artık boşluk biraz daha küçük. Open Subtitles قد لاتصدق هذا لكن ، دائماً احس بفراغٍ كبير بداخلي والآن يمكنني ان ارى كم كبرت
    Ve Şimdi önümüzdeki dört ay boyunca erken doğum yapmamak için Tanrıya dua etmek zorundayım. Open Subtitles والآن يمكنني الوصول إلى قضاء الأشهر الأربعة القادمة في التضرع الى الله أنا لا أسلم قبل الأوان.
    Geçen gece kızamadım ama Şimdi Pete'in durumu iyi, sen de onu gördün yani Şimdi kızabilirim ve gerçekten, kızgınım. Open Subtitles لم أكن سأغضب البارحة لكن الآن بيت مستقرة حالته ... وانتِ تطمنتي عليه والآن يمكنني ان أكون غاضب وأنا ...
    Şimdi oğlumu annesiyle, Jodi'yi de oğlumla tanıştırmam gerek. Open Subtitles والآن يمكنني تعريف ابني على أمه ♪ وتعريف جودي على ابننا
    Şimdi senden çöpü atmanı rica edebilirim, değil mi? Open Subtitles أوه، والآن يمكنني أن أطلب منك اخراج القمامة، أليس كذلك؟
    Şimdi size şartlarımızı ve talimatlarımızı iletebilirim. Open Subtitles والآن يمكنني الحصول لك على المواصفات والتعلميات
    Bilgi yarışmalarında insanların bilgisayara karşı yarışması, bu tarz bir şey gelecekte olacak diye hep hayal etmişimdir, ve Şimdi de bununla aynı sahnede olabilirdim. TED الناس يبارون أجهزة الحاسوب في برامج الألعاب كان هذا من الأشياء التي تخيلت انها ستحدث في المستقبل والآن يمكنني أن أكون على المسرح معها.
    artık hemen hemen bütün ameliyatları düşünmeden yapıyorum. Open Subtitles والآن يمكنني القيام بمعظم جراحاتي دون أن أفكّر
    Beni kör ettiler! artık nasıl patladığımı gerçekten duyabiliyorum! Open Subtitles لقد جعلوني أعمى ، والآن يمكنني سماع جيداً كيف أفجر
    Ve Şimdi bu gökcismini kullanarak.. Open Subtitles والآن يمكنني أن أحدد موقعنا بدقة أكبر
    Özel olmasını istedim. Ve Şimdi herkese söyleyebilirim.. ...ilk defa Walden Schmidt'le içtim diye. Open Subtitles كنتُ أريد لـ تلك اللّحظة أن تكون مميّزة، والآن يمكنني اخبار الجميع، أنَّ المرّة الأولى كانت رفقة (والدن شميدت).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more