Ve dahası, diğer insanlara istediklerini almaları için yardım etmeleri gerekiyor gibi hissettikleri. | TED | بل والأكثر من ذلك، لقد شعروا بأن عليهم القيام بما يساعد الآخرين للوصول إلى ما يريدونه. |
Ve dahası, bu araştırma bu sesle ertesi günün hafıza performansını geliştirebileceğinizi gösterdi. | TED | والأكثر من هذا، هو أن هذا المختبر أظهر أنه يمكنك حقًّا تطوير أداء ذاكرة اليوم التالي بواسطة هذا الصوت. |
dahası, bu görüntüler işgal güçlerinin meşruiyet zeminini ilelebet ortadan kaldırdılar. | TED | والأكثر من هذا .. فإن هذه الصور قد أزالت الغطاء الأخلاقي والشرعي للقوات المحتلة في العراق |
Ve dahası, o en mükemmel ve güçlü vücudlardan birine, sahip olan bir clandan geliyordu. | Open Subtitles | والأكثر من ذلك. كان نينجا من العشيرة التي استحوذت الصفات الكاملة |
dahası, bu yıldızı takip eden yıldızlar vardı. | Open Subtitles | والأكثر من ذلك , سريعاً ما أصبح . لهذا النجم رفاق |
Fakat dahası, Genzel'in takımı, tüm yaşamı boyunca milyonlarca yıldızı yutmuş olabilecek bir nesne buldular. Astronomlar bunu süper-yoğun karadelik olarak adlandırıyorlar. | Open Subtitles | والأكثر من ذلك ، أن فريقه وجد جُرماً لابدّ من أنه ابتلع ملايين النجوم خلال حياته |
Ve dahası, bana yakında tedavinin bulunabileceğini söyledi. | Open Subtitles | والأكثر من ذلك، قال لي إنه قريباً قد يكون لديهم علاج. |
Ve dahası, bana yakında tedavinin bulunabileceğini söyledi. | Open Subtitles | والأكثر من ذلك، قال لي إنه قريباً قد يكون لديهم علاج. |
- Doğru! dahası kuşları korkuturdun. | Open Subtitles | حقيقة والأكثر من هذا ستخيفين الطيور |
dahası... | Open Subtitles | والأكثر من ذلك... |
Ama dahası var Albany yönetiminden. | Open Subtitles | والأكثر من هذا رجل مدينة (ألباني) الآلي |