"والدتي أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • Annem
        
    • anneme
        
    Doc, Annem hep en iyi yapmak için olduğun yer en iyisidir derdi. Open Subtitles اعتادت والدتي أن تقول لي أن أبذل قصارى جهدي بما لديّ وأينما كنت.
    Annem o gün sıkı çalışmanın değerini öğreneceğimizi ummuştu. TED وقد أملت والدتي أن نتعلم قيمة العمل وصعوبته من ذلك الموقف
    Annem asistanlık için şöyle derdi: Open Subtitles اعتادت والدتي أن تعلّق على فترة التدريب بقولها:
    Acaba biri anneme kızları okuldan almasını söyledi mi? Open Subtitles هل تعرفون ما إذا كان أحدا قد أخبر والدتي أن تذهب لإحضار أطفالي ؟
    California'ya taşındığımda, anneme uyuşturucuya başlamayacağıma dair söz verdim. Open Subtitles عندما انتقلت إلى كاليفورنيا، وعدت والدتي أن لا أبدأ في تعاطي المخدّرات.
    Nedenini bilmiyorum, ama Annem deli bir İskoç olduğu için böyle yaptığını söylüyor. Open Subtitles لا أعرف ما السبب, تقول والدتي أن ذلك لأنه أسكتلندي ومجنون.
    Ve Annem de bir araştırmacı olma hayaline geri dönmeye karar verdi. Open Subtitles وقررت والدتي أن تعود الى حلمها في كونها باحثه
    Annem düzgün bir avukat tutmam gerektiğini söylüyor. Open Subtitles نعم, تقول والدتي أن علي توظيف محام بارع.
    Annem, birkaç adamın başınıza bela açtığını söylüyor, efendim. Open Subtitles أخبرتني والدتي أن هناك عدّة رجال يزعجونك، سيّدي
    Annem her zaman zıt kutuplar birbirini çeker der. Open Subtitles لطالما قالت والدتي أن المتضادان يتجاذبان.
    Annem bana aşkın evlilikle hiçbir alakası olmadığını söylemişti. Open Subtitles أخبرتني والدتي أن ليس للحب علاقة بالزواج
    Annem hep böyle şeylerle uğraşmak zorundaydı. Open Subtitles أقصد، هذا هو نوع الأشياء الّتي اضطرت والدتي أن تتعامل معها
    3 yaşındayken anneme bakıcımın banyodayken vajinama vajinama dokunduğumu söylediğimi hatırlıyorum ve Annem yalan söylediğimi düşündü ve büyük ihtimalle de yalandı. Open Subtitles عندها أتذكر , عندما كنتُ في الثالثة من عمري أخبرتُ والدتي , أن مربيتي قد لمست عضوي الأنثوي في الحمام
    Yalnız kaldığımızda Annem bana bakardı. Open Subtitles عندما نكون لوحدنا اعتادت والدتي أن تنظر إلي
    Üvey Annem, kıymetli kızına başka rakip çıksın istemedi ve beni zehirle öldürmeye çalıştı. Open Subtitles لم ترد زوجة والدتي أن يكون هنالك أي مزاحم لابنتها، لذلك حاولت قتلي بالسم
    Özür dilerim Dedektif. Annem yardımcı olmak istiyor. Open Subtitles معذرة أيها التحري تود والدتي أن تكون ذات نفع
    anneme de bulaşmış olan, Babam söyledi. Open Subtitles دائماً ما تقول والدتي أن والدي منحها السرطان
    Eve geldiği an beni aramasını söyleyin anneme. Söylerim. Open Subtitles أخبري والدتي أن تتصل بي فور عودتها للمنزل
    Lütfen anneme beni aramasını söyleyin. Open Subtitles لِذا سأذهب الآن من فضلكِ أخبري والدتي أن تهاتفني
    Ben küçük bir kızken anneme ayakkabı bağlarımı çok sıkı bağlatırdım bazen çekmekten bağlar kopardı. Open Subtitles عندما كنت طفلة صغيرة... كنت أطلب من والدتي أن تعقد حذائي بشدة حيث في بعض الأحيان تتعقد الأربطة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more