"والدي بأن" - Translation from Arabic to Turkish

    • Babam
        
    • babama
        
    Babam ölümünün yaklaştığını anladığında üç açık ve net dileği vardı. TED وعندما عرف والدي بأن موته وشيك، كان لديه ثلاث رغبات واضحة.
    Babam o kilisenin sadece senin için değil, benim için de yapıldığını söylemişti. Open Subtitles اخبرني والدي بأن المعبد لم يبنى من اجلك فقط ولكن ايضآ من اجلي
    11 yaşımdayken, Babam bana arkadaşının eve geldiğini söyledi ve ne derse yapmam gerektiğini, yoksa dayak yiyeceğimi söyledi. Open Subtitles وعندما كنتُ في سن الحادية عشر أخبرني والدي بأن صديقه آتِ وينبغي علىّ أن أفعل ما يقول وإلا سيضربني
    Babam eğer kendi tipimizden insanlarla birlikte olursa kavga olmayacağını söyler. Open Subtitles يقول والدي بأن البشر لن يتعاركوا إذا إهتموا بمعرفة أشخاص يلائمونهم فقط
    Gidip babama arkadaşımın onu nasıl sorguya, çektiğini anlatmasını istemiyorum. Open Subtitles لن أدعها تشكو إلى والدي بأن صديقاتي يمنحنها الدرجة الرابعة
    babama söyler misin bağırmayı kessin lütfen? Open Subtitles ألا تخبرين والدي بأن يوقف الصراخ, من فضلك؟
    Babam bir düşmanı tam anlamıyla yenmek için onu kendinden daha iyi tanıman gerektiğine inanırdı. Open Subtitles اعتقد والدي بأن الطريقة الوحيدة لهزيمة العدو، أن تعرفه أفضل من معرفتك بنفسك.
    Açıkçası Babam bana kendimden başka hiçbir şeye inanmamamı öğretti. Open Subtitles لأنه وفي الحقيقة لم يعلمني والدي بأن أؤمن بأي شيء إلا بنفسي
    Babam her zaman belanın tıpkı bir sineğin pisliği gibi o aileyi takip ettiğini söyler. Open Subtitles لطالما قال والدي بأن المشاكل تلاحق هذه العائلة كما تلاحق الرائحة النتنة على مؤخرة الذبابة
    Babam Grizzlies'in Cory Brand'i uzaklaştırdığını söyledi. Open Subtitles يقول والدي بأن الجريزلز استبعدو كوري براند
    Babam hayattaki kısmetimle memnun olabileceğimi dünyanın bana hiçbir şey borçlu olmadığını söylerdi. Open Subtitles أخبرني والدي بأن أكون راضياً عن نصيبي في الحياة وأن العالم لا يدين لي بشيء
    Aslına bakarsanız bence Babam onu çok severdi. Open Subtitles حقاً سيحبة والدي بأن أعتقد , هو الامر
    Babam eskiden derdi ki... Open Subtitles حسناً حسناً كما إعتاد والدي بأن يقول
    Benim Babam bu konuda hep şey derdi... Open Subtitles لقد أعتاد والدي بأن يخبرني شيئًا
    Babam bunun kendisini de cezalandırdığını anlamıyor mu? Open Subtitles ألم يدرك والدي بأن هذا يعاقبه أيضاً؟
    Babam geleceğinizi haber verdi. Open Subtitles لقد أخبرني والدي بأن أتوقعَ حضورِكما
    Babam, sizden özür dilemem gerektiğini söyledi. Open Subtitles أمرني والدي بأن أعتذر لك
    Babam beni dikkatli olmam konusunda uyarmıştı. Open Subtitles حذرني والدي بأن أكون حذرة.
    Benden de 800 çıkar ama babama harcamaları kısmak konusunda söz verdim çünkü işler kötü. Open Subtitles أستطيع أن آخذ ال 800 خاصتك ولكني وعدت والدي بأن أتوقف عن الشراء لأن العمل سيء الآن
    Ama ben babama, her şeyi halledeceğimin sözünü verdiğimde mükellef oldun. Open Subtitles لكن عندما وعدت والدي بأن يجب أن أغطي كل شيء، إذًا، أصبحت ملزمًا لفعل ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more