"والزلازل" - Translation from Arabic to Turkish

    • depremler
        
    • deprem
        
    • depremleri
        
    • depremlerden
        
    seller ve depremler yaratıyordu ve bunun tanrının davranış tarzı olduğu söylendi inançların sindirici tarihine gelişi güzel bir göz attığımızda kurgulanmış efsaneler oldukları tarih süresince etkilenerek zirve noktasına geldikleri ortaya çıkar örneğin ,hristiyanlık inancının en önemli öğretisi Open Subtitles عندما لا يتصرّف الناس بشكلٍ مناسب. يخلق الفيضانات والزلازل ويقولون انه عمل من اعمال الله.
    Doğal afetler, fırtınalar, depremler, rastgele milyonlarca insanın öldürülmesi. Open Subtitles الأعمال الإلهيّة، والأعاصير، والزلازل والقتلَ العشوائيَّ لملايينِ الأبرياء
    Ne zaman bir araya gelmeye çalışsak bir felaket ortaya çıktı. Vebalar, depremler, yangın. Open Subtitles فكلّما حاولنا التجمُّع وقعت كارثة، مثل الطاعون والزلازل والنار.
    Harikaydı resmen. Tsunami, deprem ve diğer doğal afetler ne kadar harikaysa, bu da o kadar harika. Open Subtitles كإبهار موجات المدّ والزلازل والكوارث الطبيعيّة الأخرى
    Yangın, deprem, hırsızlık, mali sorumluluk. Open Subtitles جميع الأنواع. الحريق والزلازل والسرقة والمسؤولية العامة،
    Dün ile bugünü karşılaştırırsanız dünya haberlerinin çoğunu göreceksiniz — selleri ve yangınları ve depremleri göreceksiniz. TED وإذا لاحظتم الفرق بين صورة اليوم والبارحة ستشاهدون الكثير من أخبار العالم ستشاهدون الفيضانات والحرائق والزلازل
    Yangınları ve depremleri bitirdim. Salgın hastalıklar. Open Subtitles درست النار والزلازل وكل انواع الكوارث
    Bu kadın iki koca gömdü ve diğer iki kocasını da boşadı.Savaşlardan ayaklanmalardan ve depremlerden sağ çıktı. Open Subtitles دفنت هذه الإمرأة زوجين وآخران مطلّقان. هي عاشت أيام الحروب وأعمل الشغب ، والزلازل.
    Tsunamiler, depremler, seller. Open Subtitles "كل أعاصير الـ "تسونامي والزلازل والطوفانات
    Sel yok, deprem yok. çekirge sürüleri yok. Sus, sus. Open Subtitles لا والفيضانات، والزلازل لا، لا الجراد.
    Deniz, fırtına ve deprem tanrısıdır. Open Subtitles إنه إله البحار والعواصف والزلازل.
    B4-delta. deprem. Open Subtitles يجب الدلتا والزلازل.
    "Inception" filmindeki gibi, hani Leo karısını çok seviyor, ama kadın delirip, kimsenin yaşamadığı, sürekli deprem olan tuhaf şehre taşınıyor. Open Subtitles كما فى فيلم " البدايه" عندما أحب (ليو) زوجته كثيرا ً ولكن بعد ذلك أصيبت بالجنون وانتقلوا الى مدينه غريبه حيث لا يتواجد الناس والزلازل طوال الوقت
    Yangınları ve depremleri bitirdim. Salgın hastalıklar. Open Subtitles درست النار والزلازل وكل انواع الكوارث
    İnsanları selden, depremlerden ve bunun gibi şeylerden kurtarmak için askere yazılmıştım ama onları öldürmek için değil. Open Subtitles لقد وقّعتُ لإنقاذ الناس من الفيضانات والزلازل ولكن ليس للقتل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more