"والسفلي" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    Bu bereler kaburgalarda, elmacık kemiklerinde, üst ve alt çenede. Open Subtitles هذه الكدمات الحديثة موجودة على الأضلاع، الوجنتان، الفكين العلوي والسفلي.
    Pantograf, üst ve alt segmentleri daima paralel tutan mekanik bir yapıdır. TED البنتوغراف هو هيكل ميكانيكي يُحافظ على الجزء العلوي والسفلي دائما متوازين.
    Beynin sağ kısmı, sol kol ve bacak hareketini kontrol eder, sol da tersini. TED فالنصف الأيمن يتحكم بحركة الطرفين العلوي والسفلي للجانب الأيسر من الجسم والعكس صحيح
    Evet, röntgenlerinde üst ve alt loblarında nodüller görülüyor. Open Subtitles نعم , وأظهر له الأشعة السينية العقيدات في الجزء العلوي والسفلي له كلا الفصين
    "Bel hareket ettiğinde, Üst ve alt uyum sağlar." Open Subtitles وعندما يتحرك الخصر، الجزء العلوي والسفلي يستجيبان.
    "Bel hareket ettiğinde, Üst ve alt uyum sağlar." Open Subtitles وعندما يتحرك الخصر، الجزء العلوي والسفلي يستجيبان.
    Hatırlarsınız taşemenler köprücük kemiğinde, kürekkemiğinde,.. ...alt ve üstçene kemiklerinde ciddi abrasyon izleri bırakmış. Open Subtitles كما تذكرين، تركت الجَلَكيات آثار كشوط على الترقوتين، العظم الكتفي، والفكين العلوي والسفلي...
    Dr. Lee'nin fikriydi. Alt ve üst tabanlar elektrikli. Open Subtitles تلك كانت كرة الدكتور (لي) اللوح العلوي والسفلي يبقيان مكهربين
    - Uluslarası seyahetlere gittiğimiz zaman katın altını ve üstünüde kapatırız. Open Subtitles -لتغطية حفل مساهمي الحملة في الأسفل... -عندما نسافر خارجاً نُخلي الطابقين العلوي والسفلي كذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more