"والصندوق" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve kutu
        
    • kutuda
        
    • ve kutuyu
        
    • ve sandığı
        
    Ama savaştan sonra Almanya'ya uçmuş ve kutu da kaybolmuş. Open Subtitles لكنهُ هرب من ألمانيا بعد الحرب والصندوق كان قد إختفى
    Tek başıma gitmiyorum, iletişim halinde olacağım ve kutu da benim kamuflajım olacak. Open Subtitles لن أذهب لوحدي، سنكون على إتصال والصندوق هو داعمي
    Kendimi zemin ve kutu arasında çalıştım ama galiba şurada küçük bir morarma oldu. Open Subtitles أتعلم لقد حاولت إبقاء جسدي بين الأرض والصندوق ولكن اظن أني أصبت بكدمة هل ترى أي شيء بالخلف هناك؟
    Ve o gördüğün kutuda da floresan tarama spektrometresi denen bir makine varmış. Open Subtitles والصندوق الذي رأيتيه هو شيء يدعى ومضان المسح الضوئي جهاز قياس الطيف الداخلي
    Kızı ve kutuyu alıp, çıkmak. Open Subtitles احضر الفتاه والصندوق الاسود واخرج من هنا
    Tren istasyonunu ve sandığı araştıracağını söylemişti. Open Subtitles قال بأنه ذاهب لتفقد محطة القطار والصندوق
    Kendimi zemin ve kutu arasında çalıştım ama galiba şurada küçük bir morarma oldu. Open Subtitles تعلم،حاولت ابقاء جسدي بين المجموعة والصندوق لكن لا ، أظنني أصبت بصدمة أترى أي شيء هناك؟
    kutuda iki kontrol düğmesi bulunuyor. TED والصندوق لديه مقبضان.
    Bir kutuda naneli şeker ötekinde anasonlu şeker sonuncusunda ise nane ve anasondan oluşan karışık şekerler vardır. Open Subtitles صـندوق يحتوي على "حلوى النـعناع" والأخـر يحتوى على "حلوى اليانسون" والصندوق الـثالث يحتوى على الأثنين "خليط " حلوى النعناع وحلوى اليانسون
    Taralynn'ın yasını tutup, Jennsen ve kutuyu da alarak buradan mümkün olduğunca uzağa gideceğiz. Open Subtitles ."نحن حزينون من اجل "تارالين .ابعد "جاينسين" والصندوق عن هنا قدر الامكان
    Yerel polisler hedefi ve kutuyu göz altına aldılar. Open Subtitles -السلطات المحلية قبضت على الهدف والصندوق
    Tren istasyonunu ve sandığı araştıracağını söylemişti. Open Subtitles قال بأنه ذاهب لتفقد محطة القطار والصندوق
    Kızı ve sandığı bana getirin. Open Subtitles اريدها والصندوق بأن يعودوا إلي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more