Doktorlar, hemşireler, Öğrenciler ve hastalar için programlarımız var. | TED | لدينا برامج من أجل الأطباء والممرضين والطلبة ومن أجل المرضى. |
İşlek uçuş rotaları üzerinde yaşayan Öğrenciler de bazı akademik sınavlarda daha kötü performans sergileyebiliyor. | TED | والطلبة الّذين يقيمون تحت مسار الطائرات المزدحمة قد لا يبلون جيدًا في اختباراتهم. |
Son okulumda çok sevilirdi ve Öğrenciler ve öğretmenler için inanılmaz eğlenceliydi. | Open Subtitles | مشهور في مدرستي السابقة و متعة عظيمة لكلا المعلمين والطلبة |
Öğrenciler şikâyette bulunmadı, bu yüzden biz de göz yumduk. | Open Subtitles | والطلبة لم يتشكوا ، لذا أغفلنا على الموضوع |
Hazırlanan tüm Öğrenciler zamanında geldi. | Open Subtitles | والطلبة الذين كانوا مستعدين جاءوا في ذلك الموعد |
10 Mart 2011'de Cambridge'deki MIT Media Lab'inde öğretim görevlileri, Öğrenciler ve çalışanlarla buluşmuştum ve bir sonraki direktör olup olmayacağımı tartışıyorduk. | TED | في العاشر من مارس عام ٢٠١١ كنت في كامبردج في معمل معهد ماساتشوستس للتقنية حيث اجتمعت بهيئة التدريس والطلبة وباقي الموظفين كنا نحاول أن نعرف ما إذا كان عليّ أن أكون المدير القادم |
İşletmeler kârı ölçer, iyi Öğrenciler notlarını takip eder, aileler çocuklarının boyunu kapı çerçevesine işaretler. | TED | الأعمال التجارية تقيس الربح، والطلبة المتفوقون يتتبعون علاماتهم، والعائلات تسجل نمو أطفالها باستخدام قلم ووضع علامات على إطارات الأبواب. |
Herkes Stacy'yi seviyordu- ailesi ve Öğrenciler. | Open Subtitles | الجميع أحب " ستيسي " الآباء والطلبة |
Öğrenciler de çok yetenekli. | Open Subtitles | والطلبة موهوبين جداً |