"والطماطم" - Translation from Arabic to Turkish

    • domates
        
    • domatesli
        
    • domatesleri
        
    • domatesler
        
    Her çeşit sebze, domates ihtiyacımız olan her şeye sahibiz. Open Subtitles معي . بأى كميه من الخضروات والطماطم كل شيء نحتاجه
    Anne sütünü inceleyen makalelerin sayısına odaklandığımızda, kahve, şarap ve domates hakkında çok daha fazla şey bildiğimizi görüyoruz. TED وعندما ندقق النظر في عدد المقالات التي تبحث فقط في حليب الأم، نجد أننا نعلم أكثر بكثير عن القهوة والنبيذ والطماطم.
    Bir gün bu uçaklarla kömür ve domates taşıyacağımız aklına gelir miydi? Open Subtitles هل تصورت قط أننا قد نطير بالفحم والطماطم بهذه الحاملات؟
    domatesli pastırmalı sandviçte olduğu gibi. Open Subtitles الذي تجده في شطيرة اللحم المقدد والخس والطماطم
    Beni yanlış anlamayın, balıkları ve domatesleri severim, ama bu biraz tüyler ürpertici. TED لاتفهموني بصورة خاطئة .. انا احب الاسماك والطماطم .. ولكن فعل ذلك .. يبدو لي مثيراً للغثيان
    Um, marul ve domatesler masanın üzerinde. Open Subtitles لقد تركت الصودا في السياره الخس .. والطماطم على المنضده ساعدي نفسك ..
    Öncelikle pırasa, domates ve patates yetiştirmek istiyorum. Open Subtitles أولاً سأزرع الكراث والطماطم البطاطس والبقدونس
    Kabak, domates, mısır ve kuru fasulye. Open Subtitles بَعْض السكواتش والطماطم والذرة والفاصولية الكبيرة
    Havuç, sarı ve domates de kırmızı olmana neden oluyorsa ikisinden de bol miktarda yersen hangi renge dönüşürsün? Open Subtitles والطماطم إلى أحمر إلى أي لون سيتحول إن أكل بنهم هذين الشيين؟
    Tek yapmamız gereken sarımsak ve soğan kavurup, zeytin, kapari, ançüez, rende maydanoz ve domates koyup kısık ateşte pişirmek. Open Subtitles يتعين فقط أن نقلي الثوم والبصل قليلاً، ثم نضيف الزيتون والكبر والأنشوفة والبقدونس المقطع والطماطم حتى تغلي.
    domates, peynir ve baharatların tanımlayamadığım şekilde doğru karışımı. Open Subtitles "إنها لغز حقيقى ,تحتوى على المزيج الصحيح من الجبنة والطماطم والبهارات" "وعجزت عن تحديد نوعها"
    domates peynir size, fare ise bana. Open Subtitles الجبنة والطماطم لك, والفأر لي.
    sarımsak burda, baklalar, biberler, bir domates. Open Subtitles هنا بعض الثوم لبوبي .والطماطم.
    Tuzlanmış domates çorbası Open Subtitles البصل والطماطم المقطعة بشكل رقيق
    Tavuk, domates, marul, hatta elmanın da... Open Subtitles والدجاج والطماطم والخس وحتى التفاح
    Evet-- "Marul, avokado, pastırma, domates." Open Subtitles نعم "الخس والحبوب واللحم المقدد والطماطم"
    Ayrıca kavanozlarda domates vardı, sarımsak vardı. Open Subtitles و ... و... والطماطم موجودة في برطمانات وكذلك الثوم
    Çıtır ekmek arasında et, peynir, domates. Open Subtitles اللحم مع الجبن والطماطم في غلاف مموج
    Madem oldu, sana sonsuza kadar domatesli omlet, soğan ve nane yedirmek istiyorum. Open Subtitles وبما أنه حدث الآن ، فأنا أود نوعاً ما إطعامك البيض المقلي والطماطم والبصل والنعناع للأبد
    "Pastırma, marul ve domatesli sandviç. Open Subtitles " ... شطيرة لحم والطماطم والخس "
    Bütün gece boyunca sarmısakları ezip, domatesleri doğradım. Open Subtitles بقيت مستيقظاً طوال الليل, في طحن الثوم والطماطم.
    Meyveleri,çilekleri,karnabaharları ve domatesleri vardı. Open Subtitles ،كان لديه فاكهة وتوت .القرنبيط والطماطم
    Üçünün cevabı da Kızarmış Yeşil domatesler. Open Subtitles إجابة الثلاثة هي "فيلم فرايد وكتاب غرين والطماطم"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more