"والعضلات" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaslı
        
    • ve kas
        
    • kaslar
        
    • kasların
        
    • kaslarını
        
    • ve kasları
        
    Genç ve kaslı erkeklere karşı bir zaafın var değil mi? Open Subtitles لديك حقاُ شيء حول إندفاع الشباب والعضلات .. ؟
    Teni yanık ve vücudu kaslı. Open Subtitles وكان ذلك المدبوغة والعضلات.
    Göz ve kas arasındaki tek bağlantı beyin. Open Subtitles الرابط الوحيد بين العين والعضلات هو الدماغ
    Eklemler, kaslar ve bağlar kemikleri birbirine bağlar ve bir arada tutar. TED وتقوم المفاصل والعضلات والأربطة المرتبطة مع العظام تمسكها جميعًا
    Dişler çeneye değil etlerin ve kasların içine gömülüdür. Open Subtitles هم مخلوقات مدهشة. لا تعلق الأسنان في الفك، ولكن جزءا لا يتجزأ من اللحم والعضلات.
    Kazada sadece derinizi değil bazı kaslarını da kaybetmişiniz. Open Subtitles أنت لم تخسر بعضا من الجلد والعضلات فقط في الحادثة
    Deriyi ve kasları açıp basıncı azaltmak için kafatasından bir parça çıkaracaklar. Open Subtitles سينحون الجلد والعضلات جانبا ثم سيزيلون جزءاً من الجمجمة لتخفيف الضغط
    Lanet olsun! Ben de o güzel popo ile kaslı bacaklara anlam verememiştim. Open Subtitles كل هذا الجمال والعضلات معاً
    Hep şu aptal gösterişli kaslı mankafalara vurulur. Open Subtitles إنها تنجذب نحو أغبياء... حمقى محبين للمظاهر والعضلات يا (مايك)، أتعلم؟ حمقى لعينين لايمكنهم حتى الإلتفاف لمسح مؤخراتهم
    Hepimiz hayata eşit olarak başlarız, bir kaç damla kan ve kas. Open Subtitles "الجميع متساوون في البداية، القليل من الشحم والعضلات"
    Bu iki kişilik bir iş, beyin ve kas gücü. Open Subtitles الآن ، هذا عمل شخصين ، المخ والعضلات
    Kemik ve kas hastalığı. Open Subtitles مأساة العظام والعضلات.
    Kemikler, kaslar, tendonlar,... ..toplar damarlar, atar damarlar, böbrekler, ciğerler, kalpler,... ..mideler, üreme organları, tırnaklar, parmaklar,... ..gözler, burunlar, sinir sistemleri,... Open Subtitles العظام ، والعضلات ، والاوتار الأوردة والشرايين والكلى والكبد والقلوب بطونهم ، الأعضاء التناسلية الأظافر ، وألسنة
    Tamam, bitti. Damarlar, kemikler, sinirler, kaslar. Tam anlamıyla hepsi bağlandı. Open Subtitles حسنٌ، تم وصل كافّة الأوعية الدمويّة والأعصاب والعظام والعضلات كلّيًّا.
    Yakışıklılık, kaslar ve üç sörf şampiyonluğu dışında mı? Open Subtitles تقصد إلى جانب حسن المظهر والعضلات وثلاث بطولات للتزلج على الماء
    ALS kasların ve eklemlerin güçsüzleşmesine sebep oluyor. Open Subtitles الأعصاب الحركية والعضلات سيئة تقريباً
    Sonra yutkunmak zorlaşır, kasların kaskatı kesilir. Open Subtitles وصعوبة البلع . والعضلات تتجمد
    Vücut kimyasını değiştirebilen bir objesi vardı yani cildini, kemiklerini, kaslarını, kanını. Open Subtitles لقد استخدم مصنوعة عدلت كيمياء جسدهن الجلد والعظام والعضلات والدماء..
    Tendonları ve kasları görebiliriz. TED يمكننا أن نرى الأوتار والعضلات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more