"والغدر" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    • ihanet
        
    Onlar genetik olarak paranoyak, bencil ve güvenilmez yaratılmışlar. Open Subtitles كنت المعدلة وراثيا أن تكون بجنون العظمة و الأنانية والغدر.
    "Aldatmayı ve ihaneti konu alan bu roman, "eski bir askerin hikayesini anlatıyor. Open Subtitles هذه الرواية المفجعة عن الخيانة والغدر, تروي حكاية جندي سابق
    Çünkü sadakatsizlik yapanları sağından solunda darbe vuranları ve kıskançlığı gördü Open Subtitles لكن جزاءه كان الخيانة والغدر والكراهية والغيرة
    Hayallerindeki saray komplolar, ihanet, sadakatsizlik ve ahlaksızlık dolu bir yer haline geldi. Open Subtitles قصر أحلامك أصبح مأوى للمؤامرات والخيانة والفسق والغدر والفناء
    Aldatma, ihanet ya da sahte sadakat yok. Open Subtitles الخداع والغدر أو الإخلاص الكاذب
    Ayrıca etrafım yetersiz ve hainlerle dolu olmuş olmasaydı böyle bir yol izlememe gerek kalmazdı. Open Subtitles لَمَا تماديت لذلك لو لم تحاصرني أسهم العجز والغدر من كلّ اتّجاه.
    Görülerimin kaynağı yalan ve ihanetti. Open Subtitles رؤياي تستند على الخداع والغدر.
    Sahtekarlığın ve hâinliğin yatağı. Open Subtitles سرير ممهد لقلة النزاهة والغدر من الخلف
    - Olmaz. Hayatım boyunca adaletsizliğin ve sahtekarlığın dürüstlük bayrağı çektiğini gördüm. Open Subtitles قضيت حياتي ارى الظلم والغدر
    Nefesin doğranmış havuç ve düzenbazlık kokuyor! Open Subtitles يفوح منك رائحة الخداع والغدر
    Bütün o nağmertliği ve kahpeliği. Open Subtitles وتم إتهامنا بالجُبن والغدر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more