"والقذارة" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve
        
    Öyle düşünenler, yoksulluk ve pislik içinde kalacak ve lanetlenecekler! Open Subtitles أتمنى له لكي لا يكون في الفقر والقذارة سيلعنون انفسهم
    Onlar sidik ve dışkıyı ekmek ve suya benzetiyor. Open Subtitles كما يطلقوا على الخبز والماء البول والقذارة
    Ölüme ve, yıkıma... kaosa, pislige, açlıga inanıyorum. Open Subtitles أنا مؤمن بالموت والدمار الفوضى والقذارة والطمع
    Kendini öldürmene ve yeni arabamı kokutmana izin vermem. Open Subtitles لن تقتلى نفسك والقذارة فوق سيارتي الجديدة
    Şimdi kan kusup, pisliğin içinde yatıyor ve tanrıdan gelip onu kurtarmasını istiyor. Open Subtitles والآن ابصق بالدم على الكذب والقذارة و اطلب من الله ان ينقذهم
    Şehri zayıflık, pislik ve parazitlerden kurtaracaktık. Open Subtitles لتخليص البلدة من الضعف والقذارة, الطفيليون.
    Git ve de ki bütün gündür sıçıyorum, altıma bile sıçtım, tuvalete yetişemedim, hatta paçamdan aktı. Open Subtitles أنك تتغوط على نفسك طوالاليوم، وتتغوط على سروالك ولاتستطيعالوصولللمرحاض، والقذارة تسقطمنعندساقيك،
    Sonunda çamur ve kayadan başka bir şey bulduk. Open Subtitles أخيرا وجدنا شيئا أخر غير الصخور والقذارة
    Sonra berbat bir hal ve kırık bir kolla çıkageldi ve ne olduğuna dair hiçbir şey hatırlamıyordu. Open Subtitles ثمّ عاد والقذارة تعتليه بذراع مكسورة وبلا ذاكرة لما حدث
    Polisle bağlantıları var, adliyede ve birsürü yerde. Open Subtitles لديّه إتّصالات في الشرطة، في السلطة القضائية والقذارة.
    Onu akarsuya götürüp üstündeki kan ve kiri temizleyin. Open Subtitles وأتأكد أنه بخير حال اصطحبه إلى الجَدْول كى يغتسل من تلك الدماء والقذارة
    Bunun için çalıştım ve bir anda kendimi bir savaş fotoğrafçısı olarak buldum birden kendimi rahatsız ve kirlenmiş hissettim. Open Subtitles أنا عملت لأجلها، وعندما أصبحت مصور حروب شعرت بعدم الارتياح والقذارة
    Yarım hindistan cevizi suyu ve Brita'ndan pislik mi? Open Subtitles نصف ماء جوز الهند والقذارة من مصفي مائك؟
    Fakat, kalkınma ve ortaklarla işbirliği konusunda uğraştıkça, bizim ve de herkesin inandığı değerlerin ve diğer şeylerin altını oyan iş uygulamalarında çok fazla kirlilik olduğunu keşfettim. Open Subtitles ولكن كلما أنا أشارك في التنمية، وبالتعاون مع الشركاء، المزيد من الأوساخ والقذارة اكتشفت
    Yüz yaşına kadar yaşadı, buna rağmen. Tüm bu yıllar hep üzüntü ve sefalet içinde, ama ben asla, şu ana dek onu bir daha sevmedim. TED عاشت حتى المئة حتى ذلك الحين . على طول تلك الفترة كان الحزن, والقذارة, لكن ابدا , حتى الآن لم أحبها مرة أخرى .
    Zorba merhametinde yaşamanın kabuğunu ve kirini bedenimizden kazıyana dek. Open Subtitles ... حتى ننظف أجسادنا من القشور والقذارة ... من البقاء تحت رحمة الإستبداد ...
    Sahiden de kötü durumdaysa, yani her tarafı kanla ve bokla falan kaplıysa... kabuslarıma girebilir. Open Subtitles ... صحيح .. إذا كان مقطع إلى أشلاء والدماء والقذارة تغطيه من الممكن أن تراودني كوابيس ...
    Saatlerce çamur ve pislik içinde uzun süre yürüdükten sonra... ve kurbağa ve diğer şeyler... Open Subtitles حسنا، أعتقد أنه بعد ساعة من المشي في الوحل والقذارة... والضفادع والأشياء...
    Aşk denilen şey dünyada yaptığın ve de yapacağın her türlü rezilliğin aklına gelebilecek ve senin bu özel kadın hariç yeryüzündeki herk esten utanmanı sağlayacak şeydir. Open Subtitles ... الحب هو عندما وكلّ القذارة التي فعلتها ... في حياتك من قبل والقذارة التي من المحتمل ... أن تفعلها في حياتك
    Kapı kolundaki kurum, Kabil ve Habil için, tabut için! Open Subtitles -اغفر لي مزاحي بالفحم والقذارة ولأجل التابوت -لا عليك، لا عليك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more