Neticede kocasına karşı mücadele verdim o satış işi için. Bunu herkes biliyor. | Open Subtitles | أعني كنت من واجهه في مسألة البيع والكل يعرف ذلك |
Onun ne kadar zeki olduğunu artık herkes biliyor. | Open Subtitles | نعرف جميعاً بأنها جميلة والكل يعرف بأنها ذكية |
Black-Jack klipleriyle hiç ilgilenmedim. - Bunu herkes biliyor. | Open Subtitles | لم أتاجر بـ مقاطع الموت من قبل والكل يعرف ذلك |
Evet, doğru. herkes biliyor. | Open Subtitles | نعم هذا صحيح والكل يعرف ذلك ايضاً |
Ve herkes biliyor! | Open Subtitles | والكل يعرف هاذا! |
Ve herkes biliyor. | Open Subtitles | ...والكل يعرف |