Terk edilmiş binalarda köprülerin altında uyuyorlar bazıları da sabaha kadar sokaklarda geziyorlar. | Open Subtitles | أنهم ينامون تحت الكبارى او فى المبانى المهجوره وبعضهم يسير بالشوارع طوال الليل |
bazıları da denemiş. O kadar yorgunlar ki, düzgün düşünemiyorlar. | Open Subtitles | بعضهم فعل، وبعضهم حاول لكنهم منهكون ولا يفكرون بشكل منطقي |
Ben en çok bu versiyonu seviyorum, çünkü Bazı çocuklar daha büyük, bazıları daha küçük ve bana göre bu tıpkı Goldilocks'un yulaf lapası gibi, tam olması gerektiği gibi. | TED | هذه النسخة المفضلة لدي، لأن بعض الأولاد أكبر وبعضهم أصغر، وبالنسبة لي، هذه مثل المعتدل في العصيدة |
Bazı insanlar birden fazla tanrıya tapınır, bazıları bir taneye, bazıları ise hiç. | TED | قد يعبد بعض الناس عدة آلهة، بعضهم إلهًا واحدًا، وبعضهم لا يعبد أي إله |
Kiminin korkudan dili tutulur kimi kaçar, kimi saklanır ve kimi de kanatlarını bir kartal gibi açarak rüzgârda süzülür. | Open Subtitles | بعضهم يصمت رعباً بعضهم يفر وبعضهم يختبىء وبعضهم |
Yani muhtemelen bazısı asla sahip olmadığın ve duymadığın. | Open Subtitles | بعضهم أنت سمعت عنهم، وبعضهم ربما لم تسمع عنهم. |
Bu ailede bazıları bir işe yarıyor, Bazılarıysa hiçbir işe yaramıyor. | Open Subtitles | بعض أفراد هذه الأسرة مقدامون وبعضهم الآخر متخاذلون |
bir kısmı hipotermikti, bir kısmının uzuvları soğuktan donmuş, bazılarında da bu iki durum vardı. | TED | بعضهم كان يعاني من إنخفاض للحرارة وآخرون قد أُصيبوا لدغة الصقيع .. وبعضهم كانوا يعانون من الأمرين |
bazıları ise hala beraber vakit geçirmekten keyif alacaklar her ikisi de artık katı yiyecek çiğneyemedikleri zaman bile. | TED | وبعضهم سوف واصلون استمتاعهم بصحبة بعضهم البعض عندما لا يكون اياً منهم قادر على مضغ الطعام الصلب بعد الاَن |
Beyler, işler sarpa sarınca kimileri kaçar, kimileri kalır. | Open Subtitles | حسناً أيها السادة عندما تحتد الأمور , بعضهم يلوذ بالفرار وبعضهم الآخر يبقى |
Ve Bazılarının uykularını aydınlık-karanlık döngüsüyle düzenleme yeteneği yoktu. | TED | وبعضهم لم تكن لديه القدرة على تنظيم نومهم بحلقات تعاقب النور والظلام. |
Ve bazıları da... kesinlikle çocukların etrafında bulunmaması gereken insanlardan. | TED | وبعضهم أشخاصاً لا ينبغي أن يكونوا بجوار الأطفال نهائياً. |
demesini umarak. Ve şimdi yüksek oranda depresyon ve endişe altında kayboluyorlar, bazıları da merak ediyor, bu hayat yaptığımız bunca şeye değer mi? | TED | وهم يُدمَّرون الآن بمعدلات عالية من القلق والاكتئاب وبعضهم يتساءلون ما إذا كانت هذه الحياة تستحق كل هذا العناء. |
Birçoğu fiziksel saldırının bir sonucunda meydana geliyor ve bazıları da aslında hapishanede devam ediyor. | TED | بعضهم نواتج الإعتداء الجسدي، وبعضهم في الحقيقة وضع مستمر بالسجن. |
Aslında bazıları hayatta kalmayı başardı ve bazıları da daha baskıcı hale geldiler. | TED | في الحقيقة، بعضهم بالفعل نجا بالفعل من التحدي، وبعضهم أصبح أكثر قمعية. |
Mesele şu ki Bazı adamlar, kadınlar konusunda oldukça zeki bir şekilde bazıları da aptal bir şekilde doğarlar. | Open Subtitles | ان بعض الفتية بالفطرة اذكياء بشأن النساء وبعضهم بالفطرة اغبياء |
Bazı insanlar kaldırımın diğer tarafına geçti, asansörün diğer tarafına geçtiler. | TED | وبعضهم ينتقلون إلى الجانب الآخر من الممشى، أو الجانب الآخر في المصعد. |
Ve bu şaşırtıcı değil. Biliyoruz ki Bazı insanlar doğuştan utangaçtır ve bazıları sokulgan doğar. | TED | وهذا ليس مستغرباً. نحن نعرف، أن بعض الناس يولدون خجولين وبعضهم يولد إجتماعي. |
Bazıları otizmle birlikte OCD ve Tourette's gibi ayrıca Bazı zorlukları var. | TED | وبعضهم لديه معاناة إضافية مع مرض التوحد، مثل اضطراب الوسواس القهري أو متلازمة توريت. |
Buradaki çocukların kimi sokağın aşağısından, kimi de dünyanın öbür ucundan. | Open Subtitles | حسناً، الصغار هنا.. بعضهم من هذا الحي وبعضهم من كل أنحاء العالم |
Çoğusu da korkacak bazısı da ona gidip bize ihanet edecek. | Open Subtitles | الكثير منهم سيخاف، وبعضهم قد يذهب إليه ويخوننا. |
"Bazıları prensipleri uğruna parti değiştirirler Bazılarıysa partileri uğruna prensiplerini değiştirirler." Churchill | Open Subtitles | يترك البعض حزبه بسبب المباديء وبعضهم يغير مبادئه بسبب الحزب -ونستون تشرشل |
bazılarında hava sıcak, bazılarında soğuk. | Open Subtitles | بعضهم يكون الطقس فيه حارًا، وبعضهم باردًا. |
bazıları ise hiç öyle değil, "Terminatör"den fırlamış gibiler. Hatta, "Terminatör"den çıkıp gelmiş olabilirler. | TED | وبعضم ليس لطيفاً، وبعضهم مدمر بلا تردد، فى الحقيقة ربما يكونوا مدمرين مباشرة. |
Devrimimizi yaratmak ve onu desteklemek için kimileri konuştu,kimileri yazdı,kimileri savaştı fakat siz ve Bay Jefferson hepimiz için düşündünüz. | Open Subtitles | بعضهم تحدث وبعضهم كتب و بعضهم .. قاتللكييترقىويؤسسولكن. أنت و السيد (جيفرسون) جميع تفكيركم كان من أجلنا |
Hepsinin silahları vardı, Bazılarının ise taarruz tüfekleri. | TED | كانوا جميعًا يحملون مسدسات، وبعضهم كان يحمل بنادق هجومية. |
Çoğu genç, bir kısmı olgun, daha az bir kısmı zengin, ancak çoğu sizin ve benim gibi sıradan insanlar olurdu. | TED | أغلبيتهم شباب، وبعضهم من كبار السن ونسبة قليلة تكون غنية، لكن معظمهم سيكونون أناسًا عاديين مثلي ومثلك. |