"وبمناسبة" - Translation from Arabic to Turkish

    • açılmışken
        
    • demişken
        
    • bahsetmişken
        
    Sözü açılmışken, sana kim eşlik edecek? Open Subtitles وبمناسبة الحديث عن ذلك، من ستكون مرافقتك؟
    Bahsi açılmışken, kuzu etiyle hindistancevizi sütü ister misin? Open Subtitles وبمناسبة الحديث عنها، أترغبين في بعض الضأن وحليب جوز الهند؟
    Hazır söz açılmışken, Gandhi bir avukattı ve daha büyük bir amaç uğruna, kendisi için önemli olan ve yapamadan duramayacağı bir şey tarafından çağırıldı. TED وبمناسبة الحديث عن غاندي، فقد كان محامي تعويضات، ذلك هو المصطلح كما سمعته، وقد تبنّى قضيةً أسمى، أمرًا كان يعنيه حقًا، ولم يكن يستطيع ألا يفعله.
    Senaryolar demişken, ilk senaryomu babamdan almıştım. TED وبمناسبة الحديث عن التعليمات، أول تعليمات تلقيتها أتت من والدي.
    Uyku demişken tekrar eden kabuslarımla ilgili bir sorunum var. Open Subtitles وبمناسبة النوم ... إنني أواجه مشكلة صغيرة مع كابوس يتكرر
    Ve hazır aptalca şeylerden bahsetmişken, yakında gelip bana yardım elini uzatacağın umuduyla, yazdığım şeyler üzerinde bazı düzenlemeler yapıyorum. Open Subtitles وبمناسبة الحماقة، أنا أنقّح كتاباتي آملاً أنك ستأتين قريباً وتساعديني
    Gizemli bir şekilde ortaya çıkmaktan bahsetmişken. Open Subtitles وبمناسبة الحديث عمّن عاودَ الظهور بشكلٍ غامض
    Hazır konuda açılmışken yerimi dolduracak birisini buldun mu? Open Subtitles وبمناسبة هذا، أوجدتِ شخص لمنصبى بعد؟
    Sözü açılmışken, alyansın nerede? Open Subtitles وبمناسبة ذكر الزوجة أين خاتم زواجك?
    Söz geleneklerden açılmışken... Open Subtitles وبمناسبة الكلام عن العادات
    Lafı açılmışken, Eddie nasıl? Open Subtitles وبمناسبة الحديث كيف حال "إيدي"؟
    - Mafinden laf açılmışken bizim azgın mafin Ralphy-oğlan ne yapıyor? Open Subtitles وبمناسبة الحديث عن الكعك، ما رأيكِ بفحلنا الشاب (رالفي)؟
    Beladan laf açılmışken... Open Subtitles وبمناسبة المشاكل...
    Ve konu açılmışken... Open Subtitles وبمناسبة هذا الكلام...
    Ve konu ölümcül düşmanlardan açılmışken... Open Subtitles وبمناسبة الأعداء اللدودين...
    Ve kelebeklerden konu açılmışken... Open Subtitles - وبمناسبة الحديث عنه...
    Gerçek demişken benimle paylaşmak istediğin bir şey var mı, Sammy? Open Subtitles وبمناسبة الحديث عن الحقائق هل هناك أي شيء ترغب بمشاركتي بها سامي؟
    Bu arada, dosyalama sistemi demişken bu köprülerin yerel ağın ötesine geçmesi aklımızın ucuna gelmezdi. TED وبمناسبة الحديث عن نظام تخزين الملفات ، فإننا لم نتوقع أبدا أن هذه الروابط قد تذهب إلى ماهو أبعد من حدود الشبكة المحلية.
    İşten bahsetmişken, senin oral seks işlerine karşı zaafın olduğunu duydum. Open Subtitles وبمناسبة التحدث عن المهام،سمعت أنك بارعة في اثارة الرجال
    Polisler bir çete arayacaklar bizse bir aile arayacağız. Hazır bahsetmişken, benimkine çok geç kaldım. Open Subtitles الشرطة تبحث عن طاقم ونحن سنبحث عن عائلة وبمناسبة هذا، فقد تأخرت كثيرًا على عائلتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more