"وبيل" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bill ve
        
    • ve Bell'
        
    • Bill ile
        
    • ve Bill'
        
    • Bill'le birlikte
        
    Neal, Bill ve ben yarın şeker toplamaya çıkmaya karar verdik. Sam, bu harika. Open Subtitles نيل وبيل وانا قررنا نجمع الحلوى ليلة الغد
    Bill ve ben devam etmeye ve çalışmayı yayınlamaya karar verdik. Open Subtitles لقد قرّرنا أنا وبيل المُضي قُدماً في نشـــر الدراســـة.
    Şüphesiz ki Bill ve sen büyük bir deneyimi üstlenmişsiniz. Open Subtitles حسن، بالتأكيد أنت وبيل خُضتما تجربة رفيعة معاً.
    Saat dörtte 2. Cadde ve Bell'in köşesinde buluşacaktık. Open Subtitles قُلتُ 4.00 على زاويةِ الثانيةِ وبيل.
    Bill ile birlikte çok sıkı bir yer bulduk. Hadi, kımılda, kımılda! Open Subtitles أنا وبيل وجدنا مكان رائع هيا تحركى تحركى
    Neden ben, Jimmy ve Bill oraya gidip onlarla konuşmuyoruz? Open Subtitles انظر, لماذا لا اهبط هناك مع جيمي وبيل واتحدث اليهم
    Kesinlikle. O zaman Bill'le birlikte size geliriz. Ve yastık kılıfı getirin. Open Subtitles نعم يا امي ثم سنأتي انا وبيل لمنزلك
    Bahsettiğim gibi Hef, Bill ve ben artık işimize ayrı devam ediyoruz. Open Subtitles كما ذكرت، يا هيف، أنا وبيل نتابع العمل بشكل منفصل الآن.
    Bill ve ben Kung Fu için uğraşacağızz Open Subtitles أنا وبيل سننغمس فى مسلسل كونج فو
    Bill ve ben Kung Fu için uğraşacağız. Open Subtitles أنا وبيل سننغمس في مسلسل كونج فو
    Bill ve ben artık işimize ayrı devam ediyoruz. Open Subtitles أنا وبيل نتابع العمل الآن بشكل منفصل.
    Bill ve ben sizi o gazetecilerle bir başınıza bıraktık. Open Subtitles الطريقة التي تركناك عليها أنا وبيل معلّق... مع كل أولئك الصحفيين.
    Vakıf'ta bu bilgiyi öğrendiğimizde itiraf etmeliyim ki Bill ve ben bir süre kafamızı kaşıdık, diyorduk ki "Bu prosedüre kim gönüllü olur ki?" TED وعندما سمعنا هذه النتائج داخل المؤسسة، ينبغي أن أعترف، حككنا رؤوسنا أنا وبيل قليلاً، وكنا نقول، " من الذي سيتطوّع للقيام بهذه العملية؟"
    Pekala, oteldeki izleme ekibi ayrıldıklarında Everett ve Bell'i takip edecek. Open Subtitles الموافقة، فريق المراقبةَ ذلك طُبّق في الكازينو - هم سَيَتْلونَ إفيريت وبيل عندما يَتْركونَ.
    - Monroe, Draper ve Bell. Open Subtitles مونرو, دريبر, وبيل.
    Draper ve Bell. Open Subtitles دريبر وبيل, ذلك النوع
    - Bill ile ihtiyacımız var aslında, çocuklar seksi olan her şeyi evliliğimizden söküp attı. Open Subtitles وبيل وأنا نحتاجها أولادي إمتصوا الأثارة من زواجنا
    Bunlar, Plato, Dekart, Nietzsche, ve Bill Clinton idi. TED وهذا أفلاطون وديكارت ونيتشه وبيل كلينتون.
    Belki de ayağa kalkıp bu insanların önünde teşekkürleri kabul etmen gerekir çünkü kitabınız, Bill'le birlikte yaptığınız şey bunların olmasına ön ayak oldu. Open Subtitles ربّما تودّين الوقوف أمام هؤلاء الناس... وتنحنين احتراماً وإجلالاً، لأنّ الكتاب، الذي قُمتما بتأليفه أنتِ وبيل معاً،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more